Kitap okumak gerçekten yüzyıllardır söylendiği gibi 'bilgeliğin formülü' müdür? Yoksa o kadar da etkili değil midir aslında?

Esasen burada “bilgelik” kavramının tasvirinde abartılar var. Bilge insan deyince aklıma, beyaz elbisesiyle bağdaş kurmuş, gözleri kapalı uzak doğulu bir abi geliyor. Eminim birçok kimsenin aklına da bu geliyordur. Bu türden tasvirler, masalların temel işlevinin bir ya da birkaç tık üstüne geçerek boş bir realite yaratma çabasıdır. Nedir ki bilgelik? Tanımı bile yok. Ayrıca fen bilimleri dışında içinde “formül” lafı geçen mistik saçmalıklardan uzak durmanızı tavsiye ediyorum. Çünkü o türden şeylerin bir yararı olmadığı gibi; insanlığın eski ve kötü alışkanlıklarından biri olan “magic bekleme ya da umma” eylemlerinin bir tezahürü olarak doğmuştur.Entelektüeller vardır ama. Kitap okuma entelektüel olma yolunda herhalde atılacak birkaç adımdan biridir. Kişi ne zaman gerçek anlamda entelektüel olur sorusu ise koca bir soru işareti. Keza kitap okumayan bir insan da gerçek anlamda entelektüel olamaz; bu kadar net.