İnsanların partnerlerini seçerken dikkate aldıkları temel yaklaşımlar üzerine çeşitli evrimsel ve bilimsel makaleler var. Kadın ve erkek için bu kıstaslar oldukça da farklı ama hemen hepsi evrimsel olarak içerdikleri avantajları taşıyorlar ve anlaşılır niyetler bunlar.
Ama siz aşk derseniz işin orası biraz bulanık. Partner seçimi, üreme, evrim gibi konular bilimsel olarak az çok açıklanabiliyor ama aşk kelimesi ne zaman bilimsel olarak irdelense fazlaca kaba ve yüzeysel oluyor. Çünkü olan biteni bilimsel değil de duygusal olarak incelediğimizde çok fazla değişken söz konusu.
Ve tüm bu partner seçimi ve üreme içgüdülerinin, daha sağlıklı genlere sahip çocuklar dünyaya getirme yaklaşımının altında "bizde eksik olanları tamamlama" yaklaşımı söz konusu ama bu odak da "hangi eksik?" sorusunda düğümleniyor. Sadece genetik eksiklik meselesi değil bu. Yaşamlarımızdaki eksiklikler. Şöyle bir örnek vereyim: Hayatında 3 kez cinsel ve duygusal olarak aldatılmış ve sadakat sorunu yaşamış bir birey, sıradaki partnerini seçerken yüksek olasılıkla güvenilirliği, başka özelliklere göre çok daha fazla gözetecektir. Belki de kendisine fiziksel olarak hiç de çekici gelmeyen bir kişiyi, sadece kendisine, başka güzel bireylerden daha fazla güven verdiği için tercih edecektir. Yaşadığı deneyimler onu buraya itecektir.
Sizin şehir farklılığı sorunuz da bu bakış açısı ile biçimlenebilir. İnsanlar, yaşadıkları yerlere göre farklı yaşamsal deneyimlerden geçebileceği için yaşamlarındaki eksiklik ve fazlalıklar yüksek olasılıkla farklı olur ve bu deneyim birikimi de partner tercihlerine yansıyabilir. Büyük şehirde yaşayıp çok sayıda eğitimli, kariyerli, derin hayat deneyimine ve bilgiye sahip kişilerle ilişkiler yaşamış ve bu profilden yorulmuş ve bu profil ile sorunlar yaşamış bir kişiye, bir köyde yaşayan ve pek temel yaşamsal birikime sahip biri daha çekici gelebilir. Ya da tam tersi, sayısız Türk filminde karşımıza geldiği gibi büyük şehir ve gelişmiş dünyadan uzak yaşamış bir kişi, "şehirli" insanlara daha fazla ilgi duyabilir.
Ama tüm bu söylediklerim, ne kadar ayrıntıya insem de kesin, kaçınılmaz, değişmez ya da bilimsel temellere dayandırılabilir nitelikte değiller. Yani sorunuzdaki yaşanan şehrin kişinin partner seçimini etkileyip etkilemeyeceği sorusunun cevabı, tercihlerin farklı olabileceği yönünde gibi görünüyor ama dediğim gibi bu konuda net bir çıktıya ulaşmak çok zor. Çünkü insan ve yaşamlarımız oldukça karmaşık yapılar. Belirli bir kıstasla bu kadar büyük yapıları belirli bir formüle sığdırmak bizi yanılgıya düşürecektir.