Bu konudaki kişisel düşüncem insanın memnun olacağı bir yaşam sürmesi yönünde. Mutlu olmak ya da olmamak pek çok etkene ve duygulara bağlıyken memnun olmak ulaşılabilecek bir amaç ve mantıklı düşünerek elde edilebilecek bir sonuç olabilmektedir. Ayrıca insan içinde bulunduğu bir topluma uygun olarak yaşamalıdır. Memnuniyet kavramını bu noktaya temellendirerek mutlu olmak da başarılabilir. Örneğin hiç kimsenin et yemediği bir toplumda et yiyebilirsiniz. Bu sizin özgürlüğünüzdür. Ancak toplum bunu hoş karşılamıyorsa o toplumun hakim olduğu bir mekanda/ coğrafyada insanların gözlerinin içine bakarak et yiyemezsiniz. Bu öncelikle etik değildir. Çünkü toplum düzeniyle uyuşmaz. Sonrasında güvenli değildir çünkü böyle bir toplumda yapacağınız böylesi bir eylemin sonuçları öngörülemezdir. Dolayısıyla dine inananların yaşadığı bir ülkede hiç bir dine inanmadığınızı herkese çıkıp duyuramazsınız. Duyurursanız sonuçlarına katlanmayı kabul edilmiş sayılırsınız.