Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
213.5K UP
6 gün önce
Mıknatıslar etkilediği cisimler üzerinde 'kristalleşme' (manyetik hizalanma ile cisimlerde 'manyetik kafes desenleri' oluşturma) etkisi oluştururlar. 
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Poyraz Savaş
Poyraz Savaş
118.1K UP
Çeviren 5 gün önce 9 dk.

Sosyal medya akışı çoğunlukla yapay zeka tarafından oluşturulan görsellerle dolu. Bir videoda, bir Sinek kuşu çifti bir gülün içinde yağmurdan korunurken gösteriliyor; bir diğerinde ise bir kutup ayısı yavrusu buzlu okyanustan “kurtarılıyor” ve kurtarıcılarına şakacı ve minnettar bir şekilde davranıyor. Yapay zeka; büyük, siyah, sevimli gözleri olan semender benzeri “amfiblet” yaratıklar da dahil olmak üzere, tamamen yeni hayvanlar bile üretiyor.

Yapay zeka tarafından üretilen içerikler giderek daha kolay, daha hızlı ve daha ucuz hale geliyor. OpenAI'ın Sora, Google'ın Gemini veya Meta'nın video oluşturucusu gibi araçlarla içerik oluşturucular, kelime komutlarıyla vahşi yaşam görselleri ve videoları hazırlayıp bunları sosyal medyada toplu olarak paylaşabiliyor ve bazı gönderiler milyonlarca beğeni topluyor. Bu görseller genellikle şaşırtıcı düzeyde ayrıntı ve gerçekçilik içeriyor, öyle ki yorum yapan birçok kullanıcı görsellerin sahte olduğunu fark etmiyor gibi görünüyor. Gerçekte, çiçeklerin içinde sinek kuşu yuvaları yok, kutup ayılarının doğal ortamlarından "kurtarılmaya" ihtiyacı yok ve "amfiblet" diye bir şey de mevcut değil.

19
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Meryema Şermet
Meryema Şermet
108.8K UP
Alıntıyı Ekleyen 10 saat önce
Mazi daima mevcuttur. Kendimiz olarak yaşayabilmek için, onunla her an hesaplaşmaya ve anlaşmaya mecburuz .
Kaynak: Beş şehir
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Pedram Türkoğlu
Yazar 6 Aralık 2018 3 dk.

Aslında Güneş gibi bir kaynaktan sürekli olarak enerji alan bir gezegende (Dünya), enerji üretimi için Güneş'ten yararlanan organizmaların evrimleşmesi pek de şaşırtıcı değil. Dolayısıyla fotosentezin varlığı çok da sıradışı olmamalı. Ancak süreç öylesine ilgi çekici ki, bilim insanları çok uzun yıllardır fotosentezin ayrıntılarını gün yüzüne çıkarmaya çalışıyor. Günümüzde fotosentezden daha az verimli olan, onun "atası" olabilecek, fotosentez sürecine oldukça benzeyen ancak bazı noktalarını barındırmayan kemosentez gibi başka biyokimyasal süreçler biliniyor.

Yaklaşık olarak 3 milyar yıl önce fotosentezin evriminde ilkin prokaryotlardan ayrılan bir grup siyanobakterinin sahip olduğu kimyasallardan ışığa duyarlı olan bazılarının özelleşmesi sonucu, canlılık açısından çok "özel" olarak görebileceğimiz; ancak aslında doğa açısından son derece sıradan olan bir kimyasal tepkimenin olabilirliğini sağlamıştır: Fotosentez. Ardından mitokondrinin evrimine benzer şekilde endosimbiyoz teorisinde açıklandığı gibi fagolizozomdan kurtulan ve hücre içinde hayatta kalan siyanobakterilerin seçilimi ile kloroplast evrimleşmiştir. Fotosentezin evrimini ayrıntılı olarak incelediğimiz makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

76
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yiğit Efe Nas
Yiğit Efe Nas
34.7K UP
Yazar 3 Mayıs 2023 4 dk.

Maldivler Güney Asya'da, Hint Okyanusu'nda bulunan bir ada ülkesidir. Ülkenin herhangi bir sınır komşusu bulunmamaktadır. Maldivler'in en yakın komşuları 600 km kuzeydeki Hindistan ve 645 km kuzeydoğuda bulunan Sri Lanka'dır.[1]

Maldivler'in nüfusu 2022 yılı itibari ile 523,787’dir.[2] Ülke 26 atol ve 1,190 mercan adasından oluşmaktadır. Bütün bu adalar ile birlikte Maldivler, yüzölçümü bakımından Asya'nın en küçük ülkesidir.[3] Ülkenin merkezinde bulunan "Malé atolu" ülkenin başkenti ve 252.768 kişilik nüfusuyla en kalabalık şehridir.[4]

36
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasemin Akın
Yasemin Akın
207.0K UP
Uyarlayan 22 Mart 2021 45 dk.

Kimyasallar, çok farklı analitik yöntemle, hem niceliksel hem de niteliksel olarak analiz edilebilirler; ancak bu analizlerin büyük bir kısmı, spektroskopi adı verilen bir sahanın altında incelenir. Spektroskopi, elektromanyetik radyasyon ve madde arasındaki etkileşimi; elektronların uyarılmasına, moleküler titreşimler veya nükleer spin yönelimlerindeki değişimlere neden olan etkileşimler kapsamında inceler. Bir diğer ifadeyle spektroskopi, ışık veya radyasyonun maddeler tarafından emilmesi ve yayılması şeklindeki ışık-madde etkileşimlerinin ölçülmesi ve incelenerek yorumlanmasıdır.

Daha yakın zamanlarda, spektroskopinin tanımı elektronlar, protonlar ve iyonlar gibi parçacıklar arasındaki etkileşimlerin yanı sıra taneciklerin çarpışma enerjilerinin bir işlevi olarak diğer parçacıklarla etkileşimlerini de içerecek şekilde genişletildi. Spektroskopik analiz; kuantum mekaniği, özel ve genel görelilik teorileri ve kuantum elektrodinamiği dahil olmak üzere fizikteki en temel teorilerin geliştirilmesinde çok önemli bir araç olmuştur. Yüksek enerjili çarpışmalara uygulanan spektroskopi, yalnızca elektromanyetik kuvvetin değil, aynı zamanda güçlü ve zayıf nükleer kuvvetlerin de bilimsel anlayışının geliştirilmesinde anahtar görevi görmüştür.

84
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Ebru Tuba Ölçücü
Türü Ekleyen 5 gün önce
Physarum polycephalum, Amoebozoa üst âlemine bağlı Myxogastria sınıfının bir tür sümüksü küf (plasmodial slime mold) türüdür. Gerçek bir küf ya da mantar değildir. Ökaryotik, çok çekirdekli ve amöboid yapıda bir protisttir. En karakteristik yaşam evresi olan plasmodium çevresindeki ortamı tarayarak ilerleyen, yüzey üzerinde ağsı damarlar oluşturan ve sitoplazmik akışla besin maddelerini hücre boyunca dağıtan büyük, koenositik bir yapıdır. F. polycephalum’un çevresel uyaranlara verdiği tepkiler oldukça gelişmiştir. Işıktan kaçınan (fotofobik) bir türdür ve organik maddece zengin, nemli, gölgeli mikrohabitatları tercih eder.
Bu süreçte oluşturduğu damar ağı, kaynaklar arasında en kısa ve enerji açısından en verimli yolları seçmesiyle dikkat çeker. bu yönüyle tür, biyolojik hesaplama ve ağ optimizasyonu çalışmalarına model olmuştur. spor üretmek amacıyla sporokarp adı verilen yapıları oluşturur. Bu yapılar içinde gelişen sporlar rüzgarla veya temasla yayılır.
emin ve organik döküntünün yoğun olduğu parklar, ormanlık alanlar, yosunlu kütükler, çürümekte olan yaprak yığınları ve hatta nemli duvar boşlukları gibi mikrohabitatların yaygın olmasına bağlıdır. Ilıman iklim, özellikle sonbahar ve ilkbahar aylarında plasmodium evresinin sık görülmesini sağlar.
3
Kerem Girgin
Kerem Girgin
138.8K UP
Yazar 2 gün önce 11 dk.

Paleontoloji literatüründe "Kambriyen Patlaması" olarak bilinen dönem (yaklaşık 541 milyon yıl önce), Dünya'daki yaşamın aniden ve çarpıcı bir şekilde çeşitlendiği bir aralığı tanımlar. Uzun bir mikrobiyal egemenliğin ardından, günümüzdeki birçok ana hayvan gruplarının ataları, jeolojik zaman ölçeğinde bir göz açıp kapama süresi sayılabilecek bu aralıkta ortaya çıkmıştır.

Literatürde ve çeşitli tartışma bloglarında bu patlama, yaratılışçı argümanları desteklemek için sıklıkla Evrim Teorisi'ne karşı bir argüman olarak sunulsa da bilimsel veriler bunun bir yoktan varoluş olmadığını göstermektedir. Aksine bu olay, değişen ekolojik koşulların tetiklediği hızlı bir evrimsel çeşitlenmedir. Bu nedenle sorulması gereken soru "Neden bu kadar çok tür ortaya çıktı?" değil, "Bu türlerin bu kadar hızlı ve radikal biçimlerde evrimleşmesini tetikleyen çevresel veya ekolojik baskı neydi?" olmalıdır.

8
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ebru Tuba Ölçücü
Gözlemi Yapan 5 gün önce Türkiye, İstanbul
Çalılık, ormanlık alan ve kayalık yamaçlarda görülen Funda, mart ve temmuz ayları arasında çiçek açar.
6
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Mayıs 2011 24 dk.

Miller-Urey Deneyi, canlılığın başladığı Erken Dünya koşullarına yönelik olarak, deneyin yapıldığı 1952 yılına kadar olan biyokimya bilgileri ışığında tasarlanmış, canlılığın temeli olan moleküllerin doğal kimyasal süreçlerin bir sonucu olarak oluşup oluşamayacağını araştırmak üzere geliştirilmiş bir deneydir. Miller-Urey Deneyi'nin amacı, yaşamın kimyasal kökenlerini aydınlatmak ve Abiyogenez Teorisi'ne yönelik bazı yeni deneysel yaklaşımlar geliştirebilmekti.

Miller-Urey Deneyi, evrim karşıtları tarafından sıklıkla tartışılan ve sanki bu sahada yapılan tek çalışma ve tek sonuçmuş gibi üzerine bolca gidilen bir deney olarak halk arasında da popülerlik kazanmıştır. Aradan geçen yarım asırdan uzun bir süreden ötürü, Miller-Urey Deneyi'nin sonuçları, bugün bildiklerimizin yanında oldukça kısıtlıdır; buna rağmen, 1950'li yıllarda bilimin olduğu konum açısından değerlendirilecek olduğunda, bilim tarihinde önemli yankılar yaratmayı başarmış, bilim tarihi ve canlılığın kökenine yönelik araştırmalar açısından büyük öneme sahip bir deneydir. Gelin bu deneyi, hedeflediklerini, başarılarını, başarısızlıklarını ve hakkındaki tartışmaları biraz daha yakından tanıyalım.

183
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Yasin Erkmen
İnceleyen7 4 gün önce
Meraklı ve ilgili bir okuyucunun bir konuyu keşfetmeye başlamasının en temel ve erişilebilir yolu, o alana dair iyi yazılmış giriş kitaplarını okumaktır. İş Bankası Kültür Yayınları’nın Kılavuz serisinde yer alan Arkeoloji – Paul Bahn da bu tür temel kaynaklardan biridir. Bu değerlendirmede, kitabın arkeolojiye giriş kitabı olma iddiasını ne ölçüde karşıladığını ve okuyucuya hangi açılardan katkı sunduğunu incelemeye çalışacağım.

Paul G. Bahn, arkeoloji alanında popüler bilim yazarlığı denildiğinde akla gelen ilk isimlerden biridir. Birçok esere editör ve yazar olarak katkıda bulunmuştur. Akademik konuları topluma açık ve anlaşılır bir biçimde aktarabilmesiyle tanınır. Arkeoloji kitabı da bu doğrultuda, ilk kez 1996 yılında Oxford University Press tarafından Archaeology: A Very Short Introduction başlığıyla yayımlanmış ve kısa sürede alanın en bilinen giriş kaynaklarından biri hâline gelmiştir. Türkçe baskısı ise, İş Bankası Kültür Yayınları’nın Kılavuz serisi kapsamında yayımlanmıştır.

Giriş ve önsöz bölümlerinden de anlaşılacağı üzere yazarın temel iddiası herkes için hem anlaşılır hem de başlangıç noktası sunan popüler bir giriş kaynağı yazmaktır. Bu bakımdan hedef kitlesi geniştir. Lisans öğrencileri, arkeoloji okumayı düşünen ancak henüz karar aşamasında olan öğrenci adayları, arkeolojiye ilgili duyan meraklı okurlar kısacası arkeoloji dünyası keşfetmeyi düşünen herke bu kitabın potansiyel okuyucusudur.

Kitap toplamda 10 bölümden oluşmaktadır. Arkeolojinin tanımı, tarihsel gelişimi, araştırma yöntem ve teknikleri, alandaki teorik tartışmalar kitap boyunca sistematik bir biçimde ele alınır. Karikatürler ve fotoğraflarla içerik desteklenmiştir.

Paul G. Bahn’ın Arkeoloji kitabı, yazarın iddiasına uygun olarak, birçok yönüyle güçlü bir giriş kitabı niteliğini taşır. Eserin dili açık ve anlaşılırdır; akademik jargonun ağırlığından uzak bir anlatım sunar. Arkeoloji, hem zamansal hem de mekânsal açıdan çok yönlü ve geniş kapsamlı bir bilim dalıdır. Bu nedenle, kısa bir giriş kitabında alanın bu özsel derinliğini okuyucuya aktarmak ciddi bir emek ve beceri gerektirir. Genel olarak, Bahn bu zorluğun üstesinden başarılı bir şekilde gelmiştir. Elbette eserde bazı eksiklikler ve sınırlılıklar da bulunmaktadır.

Eser yapısı ve dili itibariyle merak uyandırıcı bir anlatıya sahiptir. Gündelik yaşamdan örnekler, resimler ve karikatürler bu anlatıyı zenginleştirmekle birlikte okuyucu diri tutarak metnin takibini kolaylaştırır. Bu bağlamda bilgiler yığınından oluşan bir eser değil aynı zamanda keşfetmeye ve sorgulamaya çağıran bir metin niteliği de taşır.
Kitap
7.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

İnceleme
Nükhet Sağlıker
İnceleyen 6 gün önce
Eleştirilemeyecek kadar güzel bir kitap severek okudum
9.6/10
(190 Kişi)
Puan Ver
İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
213.5K UP
6 gün önce
Sesler de imgedir. 
Aynı kelimeleri farklı 'imgesel tonlamalar' ve geçişlerle (uzunluk kısalıklarla) söylediğinde farklı etkilenirsin. 
Peki bu nasıl olur, bundaki 'sır' nedir? 
Gülmenin şifresini daha önce çözmüştük ve 'aniden yön değiştirenleri' açıklamıştık ve konular bağlantılı. Müzikler konusu da konuya dahil. Müzikler sadece müzik değildir. Başka bir gerçekliği anlatır. 

0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ekin Baran Sunar
Seslendiren 22 Ağustos 2019 5:57
Elektronik ses yükselticilerden (amfilerden) önce müzisyenler, seslerini bir topluluk, orkestra ve gürültülü kalabalıklar önünde duyurabilmek için hep...
23
Tüm Reklamları Kapat
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close