Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
EtkinlikKültürel Etkinlik
Evrim Ağacı Ankara Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 hafta önce Ankara₺310,00 - ₺450,0020 Aralık
Jeolojik Çağlar Sunumu ve MTA Doğa Tarihi Müzesi Gezisi
20 Aralık 2025 10:30 tarihinden 20 Aralık 2025 16:00 tarihine kadar.

Evrim Ağacı Jeolojik Çağlar Sunumu ve MTA Doğa Tarihi Müzesi Gezisi etkinliği 20 Aralık 2025 tarihinde saat 10.30’da başlayacaktır. 


Etkinlik 45 dakikalık 2 oturum sunum ve bir gezi halinde yapılacaktır. 



Etkinlik Konuları ve Planı:

1. Jeolojik Çağlar

2. MTA Doğa Tarihi Müzesi Gezisi

Konuşmacı: Dr. Babür Erdem, Evrim Ağacı Ortak Kurucusu
Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nde doktorasını tamamlamıştır. Araştırma alanları davranış biyolojisi, hesaplamalı biyoloji ve evrimsel biyolojidir ve bu konularda yayımlanan çeşitli makaleleri vardır. Ayrıca TÜBİTAK destekli projelerde yürütücülük yapmış ve birçok projede yer almıştır. Şu anda ODTÜ Robotik ve Yapay Zekâ Merkezi’nde arılar ve davranışları üzerine araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Etkinlik, 30 kişilik kontenjan ile sınırlıdır. 30 kişiye ulaşılması durumunda kayıtlar kapanacaktır. Kontenjan dolduktan sonra yatırılan ücretler iade edilecektir.

Fiyatlandırma Bilgisi:
Dersler, öğrenci ve tam olmak üzere iki fiyatlandırmaya tabi olacaktır. Aktif olarak bir eğitim kurumunda öğrenim gören kişiler “öğrenci” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır. Diğer kişiler ise “tam” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır.
Ayrıca bankanıza bağlı olarak İYİZİCO üzerinden etkinliklerimize taksit imkânı bulunmaktadır.

Sunum Bilet Öğrenci: 310 ₺

Sunum Bilet Tam: 450 ₺
Gezi Bilet: 400 ₺

Devamını Göster
9
2 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Sibel Özkan
Sibel Özkan
160.7K UP
Çeviren 2 saat önce 13 dk.

Modüler formlar, yüzyıllardır matematikçilerin ilgisini çekmiştir. Çoklu yapıları sayesinde, matematiğin çeşitli alanları arasında bir köprü oluştururlar. Modüler formlar; analiz araçları, Sayı Teorisi yapıları veya Galois Teorisi kullanılarak tanımlanabilir. Bununla birlikte görselleştirilmeleri zorlu bir görev olmaya devam etmektedir. Burada zorluk, dört boyutlu bir uzayı sezgisel olarak hayal edememekten kaynaklanmaktadır. Bu makalede, belirli modüler formların uzayda nasıl davrandığını grafiksel olarak göstereceğiz. Nihai hedef; estetik düşünceyi, matematiksel titizlikle birleştirebilecek Escher benzeri bir modüler form temsili oluşturmaktır.

Modüler formlar, Karmaşık düzlemin ( C\Complex ile ifade edeceğiz) bir bölümünden (üst yarım düzlemi) C\Complex' ye yapılan uygulamalardır. C\Complex, 2 boyutlu bir vektör uzayı olduğundan 4 boyutlu uzayları temsil etmemiz gerekir. 4 boyutlu uzayın temsili sorunu, matematikçiler için merkezi bir konu olmuştur. Bu temsilin iki standart yolu vardır; birincisi renkleri kullanmak, ikincisi ise uzaya özgü topolojik özellikleri kullanmaktır.

0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Nisan 2011 29 dk.

Hayat Molekülleri, ya da diğer bir ismiyle organik moleküller en azından bizim bildiğimiz ve tanımladığımız anlamıyla canlılığın var olabilmesi ve varlığını sürdürebilmesi için gereken kimyasal moleküllerdir. Temel olarak nükleotitler, lipitler, proteinler ve karbonhidratlar "hayat molekülleri"dir. Bu moleküllerin hepsinin genel formları az çok benzer olsa da, işlevleri kimyasal ve fiziksel özelliklerinden dolayı birbirlerinden tamamen farklıdır.

Bu farklı özelliklerin toplamı, bugün bizlerin "canlı" olarak isimlendirdiği varlık formlarını meydana getirir. Daha doğrusu, canlılık için gereken aktivite ve organizasyon şartlarının istikrarlı bir şekilde sağlanabilmesi için bu kimyasallardan oluşan bir yapı ve bu yapının uzun süreli deneme-yanılma ve eleme-seçme mekanizmalarından geçmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, şimdilik bildiğimiz kadarıyla, bu moleküllerden oluşmayan bir varlığın canlılığın ilkelerini bir arada bulundurması pek mümkün değildir. Bunda, bu moleküllerin istikrarlı yapısının (tepkimeler, radyoaktivite, vb. kimyasal özellikler bakımından) çok büyük önemi olduğunu unutmamak gerekmektedir.

167
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Balıkesir Havran: Kaz Dağları’nın Sessiz Hafızası

Balıkesir’in Havran ilçesi; Kaz Dağları eteklerinde, zeytinliklerle çevrili, köklü tarihi ve yerel kültürüyle öne çıkan bir yerleşimdir. Seyit Onbaşı’nın memleketi olan Havran; zeytin, zeytinyağı, Eybek Suyu, geleneksel mutfağı ve korunmaya çalışan köy yaşamıyla Ege’nin az bilinen ama çok değerli duraklarından biridir.

0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Yasin Erkmen
Alıntıyı Ekleyen 5 saat önce
Kapitalist bir dünyada yaşıyoruz. Sahip olduğu iktidar, karşı konulamaz gibi geliyor. Bir zamanlar kralların ilahi kudreti de öyle görünüyordu. Oysa her türlü insan iktidarı, insanlar tarafından direnilebilir ve değiştirilebilirdir.
Kaynak: Ursula K. Le Guin, "Ursula K. Le Guin's Speech at National Book Awards: 'Books Aren'tjust Commodities,"' Guardian, 20 Kasım 20 14
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kemal Cihat Toprakçı
Çeviren 27 Temmuz 2018 2 dk.

Sosyal psikoloji araştırmacıları insan davranışlarının kökenini keşfetmek için geniş çaplı eğitimden ve karmaşık deneysel araçlardan faydalanmaktadırlar. Ancak Yale Üniversitesi psikologları tarafından yapılan bir araştırma, psikoloji alanında hiçbir resmi eğitime ve bu türden araçlara sahip olmayan, rastgele şekilde bir araya gelmiş bir grup insanın, insanların sosyal doğası hakkındaki gerçekleri isabetli bir şekilde değerlendirebildiğini ortaya çıkardı. Araştırmanın bulguları, Social Psychology dergisinde yayımlandı.

Peki kim bu muhteşem "amatör sosyal psikologlar"? Araştırma sonuçlarına göre melankoliye yatkın, içine kapanık insanlar grup içerisinde nasıl davrandığımızı çözümlemede diğer sosyal akranlarına göre daha becerikli görünüyorlar. Yale psikoloğu ve araştırmanın yardımcı yazarı Anton Gollwitzer şöyle diyor:

94
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Itamar Shatz
Itamar Shatz
499.9K UP
Yazar 30 Eylül 2021 12 dk.

İnanç Önyargısı, insanların bir argümanın sonucuna varırken argümanın içeriği ve yapısını düşünmek yerine önceden var olan bilgi ve inançlarına fazlasıyla güvenmelerine neden olan bir bilişsel önyargıdır. Buna göre insanlar genelde halihazırda var olan inançlarıyla örtüşen yargıları zayıf, değersiz ve hatalı olsalar bile benimserler. Ayrıca inançlarına aykırı olan yargıları güçlü ve mantıklı olsa da reddedebilirler.

Örneğin İnanç Önyargısı, insanların "Her çiçeğin yaprakları vardır, güllerin de yaprakları vardır öyleyse güller çiçektir." cümlesini doğru kabul etmelerine sebep olabilir. Çünkü yargının sebebi sonuçtan bağımsız olduğundan ve bütün çiçeklerin yaprakları olmadığından argüman mantıksız olsa da insanlar güllerin birer çiçek olduğunu bilirler. Buradaki sorunu argümanı benzer yapıda ama daha az inanılır bir cümleyle kıyasladığımızda daha net görürüz. "Kuşların kanatları vardır, uçakların da kanatları vardır. Öyleyse uçaklar kuştur." gibi.

31
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 2 Ağustos 2021 19 dk.

Her ne kadar Akdeniz Ormanları gibi yangına-bağlı ekosistemler milyonlarca yıldır doğal nedenlerle, düzenli olarak yanıyor olsa da (ve bu, o ormanlar için sağlıklı bir durum olsa da), günümüzdeki yangınların ezici çoğunluğunun nedeni, doğrudan doğruya insanlar veya insan-kaynaklı dolaylı nedenlerdir.

Daha önceden izah ettiğimiz üzere, bir yangının başlayıp başlamayacağını belirleyen 3 faktör vardır ve bunlara ateş üçgeni adı verilir:[1]

94
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Eda Alparslan
Aktaran 7 Şubat 2024 3 dk.

İsveç ve Pakistan'da yapılan iki yeni çalışma, kısmi veya tam aşılamanın uzun süreli COVID-19 semptomları için faydalı olduğunu gösteriyor.

İsveç'teki Gothenburg Üniversitesinden araştırmacılar, temel COVID-19 aşılamasının (yani iki doz ve hatırlatma dozunun) Uzun COVID'e olan etkilerini inceleyen gözlemsel bir değerlendirme yayınladı.[1] İncelenen kişiler, ilk enfeksiyonlarını Aralık 2020 ile Şubat 2022 arasında geçirmişti ve ortalama takip süresi 129 gündü.

13
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Özgün Kabacaoğlu
Yazar 17 Nisan 2020 8 dk.

Hepimizin malumu olduğu üzere, yoğun bir sağlık krizinden geçiyor, belli seviyede ölüm korkusu yaşıyor ve bırakın gelecek beş on yılı, belki de kelimenin tam anlamı ile yarını dahi öngöremiyoruz. Böylesi zamanlarda, özellikle korku adı verilen duygu içimizi kemiriyor, zaman zaman normalde hiç önemsemeyeceğimiz ufak solunum sıkıntıları ise kalbimizi hızla çarptırmaya yetiyor. Eğer sizde de durum böyle ise, yalnız değilsiniz.

Böylesi zamanlarda, korku duygumuzun baskınlığı ile olsa gerek, aklımız kapanıyor ve korku ile olayları yorumlamak, daha çok duygularımız ile hareket etmek yoğun hale geliyor. Bu durumdan ileri geliyor olsa gerek, komplo teorileri, sosyal medya ve de sokakta birbirimize karşı sözlerimiz ve davranışlarımız daha da öngürülemez ve daha da irrasyonel hale geliyor. Özellikle bu son durum, irrasyonalitenin yaygınlaşması da postmodern toplum teorilerine haklılık payı veriyor. Özellikle bu teorilerden risk toplumu tahayyülü ise bu günlerde daha da önemli hale geliyor. Post-truth olarak adlandırılan politika yapım biçimi egemenliğini pekiştiriyor. 

21
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 24 Mart 2013 37 dk.

Balina ve yunusların ataları dört üyeli (tetrapod) ve karalarda yaşayan hayvanlardı. Bu hayvanlar, günümüzden 54 milyon yıl kadar önce su yaşantısına geri dönmeye başladılar ve buna bağlı olarak arka bacaklarını yitirmeye başladılar.[1][2][3][4][5][6][7] Bu makalemizde, balina ve yunusların evrimini inceleyecek ve bugüne kadar en detaylı olarak çözmeyi başardığımız evrimsel patikalardan birini aydınlatacağız.

Balinalar ve yunuslar, denizlerde yaşayan memeli hayvanlardır. Yani onlar da bizler gibi yavrularını sütle beslerler, bizler gibi hava solurlar, bizler gibi iç kulak kemiklerine ve en azından yavruyken kıllara sahiptirler, ana rahminde yavruları plasenta sayesinde beslenir ve yavrular doğduktan sonra annelerinin memelerini emerler.[8][9][10] Yani memeli bir hayvan olmak bakımından bizden tamamen farksızdırlar.

138
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Erdal Kozan
Erdal Kozan
143.8K UP
Yazar 7 Şubat 2021 12 dk.

Bir grup insanı, hiç bilmedikleri bir kültürün orta yerine götürüp bıraksak nasıl davranırlardı? Bu soru karşısında heyecan duymayacak bir psikolog bulamazsınız. Ancak psikologlar tarafından cevabı merak edilen pek çok sorunun deneysel olarak araştırılması mümkün değildir. Bunun sebebi, son birkaç on yılda kurulmuş olan ve deneylerde yer alacak katılımcıları olası zararlara karşı koruma amacındaki etik kurulların, insan haklarını ihlal etme potansiyeli olan çalışmalara izin vermemesidir.

Ancak bilimde olanın aksine, sanattaki yöntemleri daha özgürdür. Bir grup insanın hiç alışık olmadıkları bir kültürün orta yerinde nasıl davranacaklarını hayal eden kitaplar yazabilir, filmler çekebilir hatta bu durumu tasvir eden tablolar, heykeller yapabilirsiniz. O halde bu sorunun cevabını tartışabilmek için en uygun zemin sanatın özgür suları olacak. Tunç Okan’ın senaristliğini ve yönetmenliğini yaptığı 1975 yapımı Otobüs filmi, yazının başında bahsettiğimiz soruya kendi perspektifinden oldukça çarpıcı bir yanıt veriyor. Bu yazının eksenini de psikolojinin kültür alanındaki çalışmaları ile Otobüs filminin anlatısı arasında ilişki kurma gayreti oluşturuyor.

82
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sonya Demirboğa
Sonya Demirboğa
71.4K UP
Üye 4 gün önce 6 Cevap
"Hiç kadın zihninde derinlik ya da kalbinde adalet olduğunu söyleyen, bunu doğrulayan bi kadın gördünüz mü? Kadınların en çok bizim tarafımızdan değil de, yine kadınlar tarafından küçümsendiği doğru değil mi?" Bu söz hakkındaki yorumlarınızı ve düşüncelerinizi merak ediyorum. Sizce doğruluk payı nedir?
1,189 görüntülenme
Friedrich Nietzsche'nin 'İyinin ve Kötünün Ötesinde' kitabında geçen kadınlarla ilgili bu söz hakkında ne düşünüyorsunuz?
Friedrich Nietzsche'nin 'İyinin ve Kötünün Ötesinde' kitabında geçen kadınlarla ilgili bu söz hakkında ne düşünüyorsunuz?
Cevap Ver 1,000 UP
11
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Esat Kudret
Esat Kudret
726.5K UP
İnceleyen 29 Ağustos 2024
Mum; ışığı erime bedeli karşılığında bedelsiz sunandır!
Herkese her şey emanet edilebilir fakat aklımız; en güvendiğimize bile asla. Bizi biz yapan odur ve yokluğu yokluğumuz ile eş değerdir.
Zifiri karanlıkta, hele ki büyük çoğunluğun artı kendi karanlık dünyalarına, baskı, yalan, riya ve aldatma araçlarıyla ve “rıza” ile; basit hesaplar, ucuz menfaatler adına, geleceği heba edecek körlükte kendilerini hapsettikleri bir coğrafyada, bu karanlığı mum kadar dahi olsa aydınlatmanın bedeli çok ağır. Mum misali eriyerek…Turan Dursun bunlardan biridir.
Az değiller: Evvelinden ve derisini yüzdüren Nesimi’ den bu yana bu gelenek ve kök şükür ki bu topraklarda hala diri. Aklı, bilimi ve özgür iradeyi önceleyen, kendine hürmeti kendi dışındakine koşulsuz, amasız, fakatsız hürmete endeksleyen, hakikatin bizden azade olduğunu idrak eden ve onu arayışta yapay hiçbir engele takılmayan, sahte hiçbir gerekçeye sığınmayan, haksız hiç zorbalığa boyun eğmeyen bir gelenek ve beslendiği derin bir kök.
Kulleteyn kitabının da aynı gerekçelerle okunmasını öneririm.
Yukarıda değindiğim ve “rıza” başlığı ile çerçevelediğim araçlardan sıyrılmayı, bir defalığına bile olsa ön yargılardan arınmayı, ön kabulleri geçici olarak da olsa bir kenara koymayı ve hakikaten hakikati en saf hali ile arama sevdasını öncelemeyi cesaretle göze alanlar, neticesinde bugüne kadar ki değer yargılarını, yahut daha doğru bir tabir ile kendilerine türlü araç ve yöntemlerle ve türlü şekillerde ve sanki kendileri üretmişçesine kendilerine dayatılan yargıları, çıkan nesnel duruma sadakat ile yeni baştan sorgulayıp yeniden ve hakikate uygun şekilde inşa etmeyi dert edinenler için Turan Dursun ve kitapları kendi alanı için bir kılavuz.
Buna hazır olmayanlar, mevcut konfor alanlarından vaz geçmek istemeyenler, yahut başkalarının konfor alanlarından nemalananlar, yahut birilerinin konfor alanı daralmasın, yitmesin diye türlü araç, yol ve yöntem ile hakikatten uzaklaştırılıp kendi özgür iradelerine güvenmeyi tercih etmediği için hakikate varacak takatı olmayanlar, neme lazım diyenler için ise bir çıkmaz sokak ve anlamlandırılamayan ve fakat kanımca bunca süredir uykuda oluşlarına yönelik kendilerine yöneltilmiş ancak türlü manipülasyonlarla hedefinden saptırılıp hakikate ve savunucularına yönlendirilmiş onanmaz bir öfkenin fitili. Çorum’da, Maraş’ta, Sivas’ta gerçek ateş şeklinde karşımıza çıkan…
Lütfen ama lütfen herkese her şeyimizi emanet edelim fakat bir tek aklımız hariç…
Kitap
8.1/10
(16 Kişi)
Puan Ver
Hz. Muhammed
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Furkan B
2 gün önce
Libet ve benzeri nörobilim bulguları, kararların bilinçli farkındalıktan önce beyinde başlatıldığını gösteriyor. 

Farkettim ki Matrix’te Kahin’in Neo’ya “zaten seçimini yaptın” demesi, bu bilimsel gerçeğin metaforu. 

Film, iradeyi kararın başlangıcı değil, otomatik süreçlerin fark edilmesi ve bilinçle yönlendirilmesi olarak ele alıyor.

 Matrix cidden müthiş bir şaheser…

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Arda Kula
Arda Kula
1,910 UP
İnceleyen10 25 Aralık 2022
Bu kanal sayesinde güncel ve ilginç bilimsel gerçeklere her açıdan bakmayı öğrendim. Animasyonlarla anlatımın desteklenmesi ve olayları geniş açılardan bakması bu kanalı oldukça açıklayıcı ve anlaşılır yapıyor. Bence herkes bu kanala bir göz atmalı.
9.8/10
(499 Kişi)
Puan Ver
@kurzgesagt
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
13
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Bora Cüneyt Akçakın
Seslendiren 14 Ağustos 2024 47:16
Bursa, Karacabey Perseid Meteor Yağmuru Gözlem Etkinliği'ni düzenleyen Alper Tüydeş'i konuk aldık, sorular sorduk!
19
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close