Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Övgü Kayadelen
Çeviren 29 Ağustos 2019 49 dk.

Zarar vermek ile zarar verilmesine izin vermek arasında ahlaki açıdan bir fark var mıdır? Eğer yoksa, pasif ötenazinin izin verilebilir olduğu şartlarda aktif ötenaziye ahlaki bir itirazın da olmaması; bir savaşta toplam ölüm sayısını en aza indirebilmek için masum sivillerin bombalanmasına itiraz edilmemesi gerekir. Bunun yanında, üçüncü dünya ülkelerinde yetersiz beslenmeden, susuzluktan, kızamıktan ölen milyonlarca çocuğun ölümünü engellemekteki başarısızlığımıza bir itiraz, daha doğrusu feryat edilmelidir. Bu soru, sonuççuluğun (İng: "consequentalism) doğru olup olmamasıyla ilgili gibi görünüyor; zira sonuççular zarar vermenin; basitçe zarar verilmesine izin vermekten daha kötü olmadığına inanırlarken, sonuççuluğa karşı çıkanların neredeyse tamamı aksi fikirdedir.

Peki zarar vermekle sadece zarara izin vermek arasında ahlaki bir fark var mı? Bu soruya ait yaklaşımları iki geniş türe bölebiliriz: İlki, örnek kullanarak (zıtlık stratejisi) ya da farklılığın kesin tabiatından bağımsız olduğu söylenen varsayımlar yolu ile farklılığın tabiatıyla ilgili hiçbir şeyden bahsetmeden soruya cevap vermeyi deneyenler. İkinci olarak, farklılığı derinlemesine analiz eden ve bu ahlaki soruya kendi temel tabiatının bir cevap gerektirdiğini göstermeye çalışanlar.

103
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Can Demirci
Seslendiren 7 Kasım 2023 12:19
Alfabenin keşfinden sonra insanlık tarihinin yazılı kanıtları da oluşmaya başlamıştır. İlk alfabeler şüphesiz ki diğer alfabelerin öncüsü olmuştur. Dünya...
63
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 30 Haziran 2011 50 dk.

Elbette evrimsel biyoloji söz konusu olduğunda, soruların ucunun Tanrı inancına ve dinlere gelmemesi oldukça zor. Doğadaki evrim yasasının her ne kadar kütleçekimi yasasından veya kimyasal maddelerin tepkime dinamiklerini belirleyen yasalardan hiçbir farkı olmasa da ve her ne kadar Evrim Ağacı olarak biz, bugüne kadar bütün konuları bilimsel bir çerçeveden ele alıp, şahsi inançlara yönelik yorumlardan kaçınmış olsak da, ister istemez okurlarımız bizim halk arasında yaygın olarak Tanrı inancını bilimsel olarak nasıl izah edebileceğimizi, tanrıların, dinlerin ve bu inançların spesifik argümanlarının gerçeklik payı olup olmadığını ve Tanrı/din kavramını var oluşun neresine yerleştirmemiz gerektiğini soruyorlar.

Ne yazık ki bu soruların hepsinin cevabını veremeyiz; çünkü... Bilmiyoruz. Hatta halk arasında yoğun bir kamplaşma olsa da ve tutkuyla savunulan argümanlar/iddialar aksi yönde bir izlenim verse de, tarafların hiçbirinin yukarıdaki soruların nihai ve gerçek yanıtlarını bilmediğini de rahatlıkla iddia edebiliriz. Dolayısıyla biz, bu konuda bilimsel olarak sonlandırılmamış bir tartışmayı Evrim Ağacı olarak sonlandırma iddiasında olamayız - bugüne kadar hiç olmadık da. Ancak şunu yapabiliriz: İnsanı ve Evren'i tamamen doğal bir varlık olarak gören bilimin, "Eğer Evren bir süperbilinç tarafından var edilmediyse ve insan da dahil her şey doğal süreçlerle var olduysa, insanlar arasında görülen dini inançları ve Tanrı kavramlarını bilimsel ve doğal olarak nasıl izah edebiliriz?" sorusuna verdiği yanıtları size aktarabiliriz. Bu yazıda da yapacağımız bu olacak.

191
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
515K UP
5 gün önce
Çin, Ay’a insanlı iniş hedefi doğrultusunda geliştirdiği Mengzhou astronot kapsülüyle önemli bir güvenlik testini başarıyla tamamladı. 17 Haziran 2025’te Çin’in Jiuquan Uydu Fırlatma Merkezi’nde gerçekleştirilen testte, kapsülün fırlatma rampasındayken acil bir durumda nasıl güvenli şekilde uzaklaştırılacağı simüle edildi. Kaçış kulesindeki motorlar devreye girdi, kapsül üç paraşütle kontrollü bir şekilde yere indi.

Bu test, Çin’in 2030 yılına kadar Ay’a taykonot göndermeyi amaçlayan programında büyük bir adım olarak görülüyor. ABD’nin Artemis programında yaşanan bütçe belirsizlikleri göz önüne alındığında, Çin’in Ay yarışında hız kazandığı düşünülüyor.

Sıradaki adım, Mengzhou’nun daha yüksek irtifada bir uçuş sırasında kaçış testine tabi tutulması olacak. Bu süreçte Mengzhou’nun Long March 10 roketiyle birlikte Ay yörüngesi görevlerine hazırlanması planlanıyor.

Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
27K UP
Gözlemi Yapan 3 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı ilçe girişinde kaydedilmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ruhiye Erulaş
Çeviren 13 Ekim 2019 4 dk.

Uçmak penguenlerin Antarktika’daki yaşamlarını bazı açılardan kolaylaştırabilirdi. Örneğin imparator penguenlerin o yorucu yürüyüşleri, ölüm tehdidiyle geçen çok sayıda gün yerine, kolayca atlatılan birkaç saatte bitebilirdi. Yine eğer penguenler uçabilselerdi, kıyılardaki leopar foku gibi avcılardan kaçmaları çok daha kolay olurdu!

Yaygın bir biyomekanik kuramına göre, bu kuşların bir zamanlar uçmaya yarayan kanatları zaman içinde yüzmeye daha uygun bir hale gelmiştir ve nihayet penguenler yerden havalanma kabiliyetlerini yitirmişlerdir.

65
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ege Can Karanfil
Çeviren 14 Mayıs 2020
3 Mayıs’ta, şafak sökmeden saatler önce, Reunion Adası’nın üzerindeki güney gökyüzünde kozmik toz taneleri saçılmaktaydı. Dünya’da, periyodik 1/P Halley Kuyruklu Yıldızı’nın arkasında bıraktığı tozlu parçacıkların oluşturduğu her yıl gerçekleşen Eta Aquarids isimli meteor yağmuru yaşanmaktaydı. Bu etkileyici pozlamada, bulut denizinin üzerinde soldan sağa doğru giden parlak bir Aquarius gök taşı yakalanmıştır. Gök taşının ardında bıraktığı iz, doğu ufkunun üstünde bulunan ve görselin üst kısmında görülebilen Aquarius takımyıldızına doğru uzanmaktadır. Hızıyla bilinen Eta Aquarid gök taşları, atmosfere saniyede 66 kilometre hızla girer ve 100 kilometre kadar yüksekte görülebilir. Sonra, Dünya’dan yaklaşık 6 ışık yılı uzakta, C/2020 F8 SWAN Kuyruklu Yıldızı’nın soluk yeşilimsi koması ve uzun kuyruğu, merkezin solundaki volkanik tepelerin üzerinden, bu etkileyici sahneye katılacak ve görselin bir parçası olacaktı. Şimdi ise, alacakaranlık saatlerinde kuzey gökyüzünün, doğu ufkunun yakınlarındaki SWAN Kuyruklu Yıldızı, beklenildiği kadar parlak hale gelmedi. Kuyruklu yıldızın Dünya’ya gerçekleştirdiği ilk yakın geçiş, yalnızca iki gün önceydi ve kuyruklu yıldız, en yakın konumuna 27 Mayıs’ta ulaşacak.
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Fatma Nur İnakçı
Aktaran 6 gün önce 3 dk.

Bilim insanları, kullanışsız gece görüş gözlüklerine ihtiyaç duymadan kızılötesi ışığı görmenin yeni bir yolunu buldu. Araştırmacılar kızılötesi görüş sağlayan ilk kontakt lensleri üretti ve bu cihazlar, insanlar gözlerini kapattıklarında bile işe yarıyor.

Hefei'deki Çin Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden (USTC) bilim insanlarının başını çektiği buluşun arkasındaki ekip, lenslere güçlerini 800-1.600 nanometre aralığındaki yakın kızılötesi ışığı 400-700 nanometre aralığında insanların görebileceği daha kısa dalga boylu görünür ışığa dönüştüren nanoparçacıklarla güçlendirerek kazandırdı. Araştırmacılar lenslerin bir çiftinin yapımının yaklaşık 200 ABD dolarına mal olduğunu tahmin ediyor.

22
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı
Yazar 10 Ağustos 2017 16 dk.

Küresel iklim değişikliği, aslında adından da anlaşılabileceği gibi, Dünya çapındaki iklimin, küresel bir boyutta değişmesi demek. Bu ismi vermemizin 2 nedeni var: İlki, küresel ve yerel ayrımı. İklim, belli bir yerel bölgede, örneğin Güney Amerika kıtasında değişiyor olsaydı; bu küresel bir iklim değişikliği olmazdı. Bilim insanları tarafından insanlık tarihinin en büyük sorunu olarak gösterilen Küresel İklim Değişikliği ise, Dünya'nın tamamını etkiliyor. İkinci neden ise, "iklim" ile "hava durumu" arasındaki farkı vurgulamak. Hava durumu, bizim günlük veya haftalık olarak deneyimlediğimiz, kısa vadeli hava olaylarına verilen isim. "Bugün hava yağmurlu." ya da "Bu hafta çok sıcak olacak." dediğimizde iklimden değil, hava durumundan söz ederiz. İklim, hem daha kapsamlı bir sözcük, hem de daha uzun vadeli bir sözcük. İklim, hava durumuna göre daha kapsamlı bir kavram, çünkü her hava durumu, iklimin bir parçasıdır; ancak her iklimsel değişim, hava durumunun bir parçası olmak zorunda değildir. Ayrıca iklim daha uzun vadeli bir kavram, çünkü iklimsel değişimleri gözlemek için günlük değişimlere bakmak yeterli değil. Kimi zaman aylara ve yıllara, kimi zamansa yüz binlerce yıla yayılan süreçleri incelemek gerekiyor. Küresel bir boyutta, uzun vadeli bir iklim analizi yaptığımızda gördüğümüz bir gerçek var: İklim, durmaksızın değişiyor. Korkutucu olan ise, bu değişimin tehlikeli bir hızda ve yönde olması... Gezegenimiz aşırı hızlı bir şekilde ısınıyor, yani sıcaklığı artıyor. Bu nedenle günümüzdeki Küresel İklim Değişikliği'nin yapısı, "Küresel Isınma" yönünde... Eğer ki aksi yönde olsaydı, "Küresel Soğuma" diyecektik mesela. Yani meşhur "Küresel Isınma" lafı, söz konusu iklim değişikliğinin yönünü belirliyor.

Burada şuna tekrar vurgu yapmak istiyorum: İnsanlar genellikle "Al işte, yazın hava ne kadar serin! Hani küresel olarak ısınıyorduk?" gibi fikirler ileri sürüyorlar. İşte bu insanlar, hava durumu ile iklimi birbirine karıştırıyorlar. Spesifik bir günde olanlar, iklim için doğrudan anlamlı olmayabilir. Bunun yerine, daha geniş zaman aralıklarına bakmak gerekir. Mesela, aşağıda verdiğim görseli bir inceleyin. Küresel sıcaklık ortalamaları, durmaksızın artıyor. Her yıl, "rekor sıcaklık yılı" oluyor. Eğer gerekli önlemleri almazsak, 2018 de, 2020 de, 2025 de emin olun rekorlar kıracak. Yalnız sorun, biz sıcaklık rekorlarını sayıp diz döverken, Dünya'nın dengesi durmaksızın alt üst oluyor. Buna kulak vermemiz şart!

30
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 30 Mart 2019 11 dk.

Evrim dendiği zaman akla ilk gelen, canlılar arasındaki benzerlik kıyaslamalarıdır. Hemen aklımız şempanzelerle insanlar arasındaki genetik benzerliğe gider. Ya da fosiller ile yaşayan türler arasındaki yapısal benzerliklere... İyi ama, bu benzerlikler neden evrime işaret ediyor olsun? Her biri ayrı ayrı, aynı tasarımcı tarafından tasarlandığı için benzer olamazlar mı? Sonuçta bizler de arabalar yaratıyoruz ve hepsi kabaca birbirine benziyor. Bu durum, arabaların evrimleşerek bugüne geldiği ya da ortak atalardan türleştiği anlamına mı gelir?

Türler arası benzerlik, evrimin kanıtı olmaktan ziyade bir sonucudur. Bir nevi "ipucu" olarak düşünülebilir. Türler arası biyolojik, morfolojik, genetik, anatomik, fizyolojik, davranışsal benzerlikler ve bu benzerliklerin türden türe kademeli olarak değişiyor olması, bu canlıların ortak atalardan türleştiği fikrini akla getirir. Ancak bu demek değildir ki evrimsel biyologlar, "Evrim doğruysa türler arası benzerlik olmalı. Türler arası benzerlik var. Dolayısıyla evrim var." gibi bir mantık hatası yapmaktadırlar. Benzerlik işin ilk adımıdır. Sadece bir parçasıdır. Sonraki adım, bu benzerliğin neden var olduğunu açıklamaktır. 

210
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aydan Məşədibəyova
2 Ekim 2023
Evrim ağacı müthiş bir ortam. Bu ailenin bir üyesi olduğumdan beri hayatımda ciddi anlamda bir sürü şey değişti. Kendi kendime geçmişi ve şimdiyi düşünürken, "Hayatım nasıl bu kadar değişti?" diye sorduğumda, "Evrim ağacının talebesi oldum. Mezun olunmayan bu okulda ders aldığım sürece iyi anlamda değişmeye devam edecek" diye cevaplamak, yaşadığım en hoş duygu.
7
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Furkan Bozkurt
Çeviren 16 Ocak 6 dk.

Kimberley Wilson yıllar boyunca hapishanelerde, pek çok kesimden hastayla çalışmış bir psikolog.[1] Terapi vermekle geçirdiği yıllar, iyileştirilmiş beslenmenin ruh sağlığı ve beyin fonksiyonunda anahtar etken olabileceğini gösteriyor!

İngiliz psikolog Kimberley Wilson, Avrupa'nın o zamanki en büyük kadın hapishanesi olan Londra Holloway Hapishanesi'nde terapist olarak çalıştığı yıllarda ve sonrasında her kesimden insanla çalıştı. Bu değerli yıllar, Wilson'ın danışanlarına ve hastalarına bugüne kadar verdiği tavsiyeleri şekillendirdi.

24
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
515K UP
Eseri Ekleyen 4 gün önce Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0029 Haziran
Kuantum Açık Sistemlere Sezgisel Bir Bakış
29 Haziran 2025 15:00 tarihinden 06 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Kuantum açık sistemleri, bir kuantum sisteminin çevreyle etkileşimini göz ününe alır. Genel olarak çevre, sisteme kuantum özelliklerini veren eşevrelilik ve dolaşıklık gibi kuantum etkilerin yitirilmesine sebep olur ancak çevreyi, sistemi ve aralarındaki ilişkiyi istediğimiz şekilde modelleyerek bunu tersine çevirmek mümkündür. Böylece sistemler kuantumluklarını (quantumness) koruyabilir, hatta yeni ilintiler üreterek geliştirebilirler. Açık sistemleri incelemekte kullanılan farklı yöntemleri karşılaştırdığımızda hesapsal ve kuramsal avantajlarıyla kuantum çarpışma modeli öne çıkar. Etkinlikte, kuantum çarpışma modeli kullanarak, kuantum nitelikler bağlamında sistemin düşmanı olarak gördüğümüz çevreyi sıkı bir dost haline nasıl getirebileceğimiz üzerine çalışacağız. Bu etkileşmeyi anlayabilmek için gerekli olan tüm bilgiler adım adım sunularak, hem sayısal hem analitik örneklerle pekiştirilecektir.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
ㅤ ㅤ
ㅤ ㅤ
57K UP
İnceleyen10 12 Mart 2022
Çok uzun zamandır takip ettiğim bir kanal. Yer yer çok tekniğe girip konunun anlaşılmasını zorlaştırsada hakettiği değeri bulamadığını düşünüyorum.
Youtube Kanalı
9.7/10
(440 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sizden Gelenler
Betul Kara
Üye
Evrim teorisinin müfredattan kaldırılması beni daha da meraklandırmış ve bu siteye yönlendirmişti. Bütün emekleriniz için teşekkür ediyorum.
Blog Yazısı
Betül Çağlayan
Blog Yazarı 1 dk.

Obsesyonlar (takıntılı düşünceler) ve bu düşüncelerden kurtulmak için yapılan kompulsiyonlar (zorlantılar) dan oluşur. Düşünceleri hafifletmek için sürekli tekrar eden kompulsiyonlar tekrarlanan hareketlerden oluşabildiği gibi düşünce şeklinde de olabilir. Bu takıntılı hareketler ve düşünceler bu durumdan muzdarip insanlara da saçma gelir ama hissetikleri endişe yüzünden bunları tekrarlamaya devam ederler. Örnek verecek olursak kontrol takıntısı olan bir kişi evden çıkarken her şeyi defalarca kontrol etmesine rağmen ya kapıyı kilitlemeyi unuttuysam ya ütünün fişini çekmediysem şeklinde düşüncelerle yarı yolda tekrardan kontrol etmeye gidebilir.

Belirtileri arasında aşırı kuşku ve sürekli güven ihtiyacı, simetri, düzen ve kusursuzluk dürtüsü, kirlenme korkusu ,sürekli duş alma isteği ,uzun süre el yıkama, bir şeyleri sayma, sevdiklerine veya kendine zarar gelmesinden yada birilerine zarar vermekten korkma vb. korku ve anksiyete temelli durumlar vardır. Bazı durumlarda OKB hastalarında Tourette sendromu yani tiklerin de oluştuğu gözlenmiştir. Tourette sendromu yaşayan insanların yaklaşık %40-60'ında OKB belirtileri bulunur. Bu durum her OKB hastasında bu tarz tiklerin oluşacağı anlamına gelmez.

17
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Evrimsel Biyoloji konusunda geliştirebilirsin.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close