5700 Yıl Önce Antik Mısır'daki Elitlerin Koyun Boynuzlarını Kırıp Şekillendirdikleri Keşfedildi!

- Basın Bildirisi
- Zooarkeoloji
- Bilim Haberciliği
Arkeologlar Dr. Wim van Neer, Dr. Bea De Cupere ve Dr. Renée Friedman, Journal of Archaeological Science dergisinde yayınladıkları makalede çiftlik hayvanlarında boynuz modifikasyonuna dair bilinen en eski kanıtları ortaya koydu.[1] Ayrıca araştırmacılar koyunlar için boynuz modifikasyonun ilk kanıtını da buldu.
Araştırmacılar, Yukarı Mısır’daki Hierakonpolis’te (MÖ yaklaşık 3700) bulunan elit mezar kompleksinde, boynuz deformasyonunun izlerini taşıyan 6 adet koyun keşfettiler. Bu koyunlarda tespit edilen deformasyonlar, şimdiye dek ağırlıklı olarak sığırlarla ilişkilendirilen Afrika’daki boynuz modifikasyonu uygulamalarına koyunların da dahil olduğuna işaret ediyor. Dr. Neer konu hakkında şunları söylüyor:
Bu, çiftlik hayvanlarında boynuz modifikasyonuna dair en eski fiziksel kanıt. Bu uygulama sığırlarda da vardı ancak o erken dönem için sadece kaya sanatındaki tasvirlerle belgelenmişti.
Koyunlar, ilk kez milattan önce 6. binyılda Levant’tan Mısır’a getirilmiş milattan önce 5. binyıldan itibaren ise kısa sürede Mısır'ın en önemli çiftlik hayvanlarından biri olmuştur. Çömlekler, kabartmalar ve ritüel kaplarında betimlenen tasvirler, Mısır’daki erken dönem koyunların burgu şeklinde boynuzlara sahip olduğunu gösteriyor.
Burgu boynuzlu koyunlar, Mısır’da tarihsel olarak yalnızca çiftlik hayvanları olarak değil, aynı zamanda dini ve sembolik anlamlar taşıyan figürler olarak da önemli bir yer tutmuştur. Ancak Orta Krallık dönemine gelindiğinde, Mısır’da hilal şeklinde geriye dönük boynuzlara sahip ammon koyunları görülmeye başladı. Zamanla burgu boynuzlu koyunlar yerini ammon koyunlarına bıraktı.
Modern Luksor'dan yaklaşık 100 km uzaklıktaki Hierakonpolis'te, elit bir mezar kompleksi kazısı sırasında şehrin elitlerinin gösterişli mezarlara defnedildiği ortaya çıkarıldı. Bu mezarlar, yalnızca insan kalıntılarını değil, aynı zamanda sığır, keçi, timsah, devekuşu, leopar, babun, yabani kedi, fil, sığır antilobu, su aygırı ve yaban öküzü gibi vahşi ve bazen egzotik hayvanların kalıntılarını da içeriyordu.
Araştırmacılar, özellikle 54, 61 ve 79 numaralı mezarlarda yer alan altı koyunun kafataslarında boynuz modifikasyonunun izlerini keşfetti. Bu izler, boynuzların tamamen çıkarıldığını, geriye doğru yönlendirildiğini ya da belirli bir açıyla yukarıya doğru yönlendirilerek değiştirildiğini gösteriyor.
Bu koyunların kemiklerinde yapılan incelemeler, bazılarının hadım edildiğini ortaya çıkardı. Hadım edilen koyunların kemikleri normalden daha uzun ve kaynaşmamış haldeydi. Bu da onların, genellikle tüketim için yetiştirilen koyunlardan daha iri hale geldiğini gösteriyor.
Yapılan araştırmalar boynuzların modifikasyonunun, boynuz çekirdeğinin tabanındaki kafatasının kırılıp yeniden şekillendirildikten sonra kırıklar iyileşene kadar birkaç hafta boyunca bağlanarak sabit tutulması yöntemiyle gerçekleştirildiğini tespit etti.
Boynuzların modifikasyonu, kırılma ve yeniden şekillendirme süreciyle gerçekleştirilmişti. Araştırmacılar, boynuz çekirdeğinin tabanında görülen çöküntüler, ince kemik yapısı ve bağlama izlerini inceleyerek bu işlemin nasıl yapıldığını anlamaya çalıştı. Boynuzlar kırıldıktan sonra istenilen şekle getirilmiş ve bağlanarak birkaç hafta sabit tutulmuştu. Bu işlem, boynuzların istenilen şekilde yeniden şekillenmesini sağlamıştı.
Genellikle keçilere yaklaşık bir yaşındayken uygulanan bu teknik, Afrika'da, özellikle Kenya'daki Pokot halkı gibi bazı agro-pastoralist topluluklar tarafından kullanılıyor. Dr. van Neer, Hierakonpolis’teki elitlerin koyunlarının boynuzlarını neden modifiye ettiklerini şu sözlerle açıklıyor:
Bu durum, elit mezar kompleksine gömülen yöneticilerin güçlerini ve kontrol kabiliyetlerini yalnızca vahşi ve egzotik hayvanlar besleyerek değil, aynı zamanda evcil hayvanlarını değiştirerek de sergilediklerini gösteriyor. Koyunlar hadım edildiği için tüketim amaçlı yetiştirilen koyunlardan daha iri hale gelmişti. Ayrıca boynuzları ya yukarı doğru zorlanarak ya da tamamen çıkarılarak şekillendirilmişti. Bu, sıradan hayvanları "özel" hale getirmenin iki farklı yoluydu.
Koyunların boynuzlarının değiştirilmesi, estetik bir farklılık yaratmanın yanı sıra aynı zamanda seçkinlerin doğayı kontrol etme ve şekillendirme gücünü sembolize ediyor olabilir. Bu kavram, Predinastik Mısır'da büyük bir öneme sahipti ve filler veya babunlar gibi vahşi ve tehlikeli hayvanların sahiplenildikten sonra mezarlara gömülmesinde de kendini gösteriyordu.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Araştırmacılar, boynuzları modifiye edilmiş koyunların, sembolik olarak doğa üzerindeki düzen ve kontrolü temsil edebileceğini de öne sürüyor. Ayrıca bu koyunların özellikle spiral boynuzlara sahip beyaz antilobu (Addax nasomaculatus) anımsatacak şekilde şekillendirilmiş olabileceğini belirtiyorlar. Beyaz antilobun, genellikle yaşamın yenilenmesi ve kaos üzerindeki düzenin sağlanmasını sembolize ettiğine inanılır.
Hadım edilmeleri ve yaşlarının 6 ila 8'i bulması, bu koyunların büyük olasılıkla tüketim amacı dışında yetiştirilen özel hayvanlar olduğuna işaret ediyor. Genelde tüketim amacıyla yetiştirilen koyunlar ise 3 yaşını doldurmadan kesiliyordu. Dr. van Neer sözlerini şu şekilde bitiriyor:
Hierakonpolis'te başka boynuz modifikasyonu örnekleri aramaya devam edeceğiz. Özellikle sığır ve keçilerde de benzer uygulamaların izlerini bulup bulamayacağımızı öğrenmek istiyoruz.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ W. V. Neer, et al. (2024). The Earliest Evidence For Deformation Of Livestock Horns: The Case Of Predynastic Sheep From Hierakonpolis, Egypt. Elsevier BV, sf: 106104. doi: 10.1016/j.jas.2024.106104. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 03/03/2025 23:17:53 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/19292
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.