Yapay Zekânın Mental Sağlığa Etkileri Araştırılırken Sosyal Medya Çalışmalarından Dersler Çıkarılmalı!
Oxford Üniversitesi Oxford İnternet Enstitüsü uzmanları tarafından hazırlanan ve hakemli bir dergide yayınlanan yeni makale, yapay zekânın internet ve sosyal medyaya erişim için çocuklar ve ergenler tarafından sıkça kullanıldığını göz önüne alarak yapay zekâ araştırmalarının net bir çerçevede yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.
Araştırmacıların önerileri, dijital teknolojilerin genç bireylerin zihnini nasıl etkilediğini açıklayan güncel araştırmalardaki eksikliklerin eleştirilerine ve bu eksikliklerin altında yatan zorluklara dayanıyor.
"Sosyal Medyadan Yapay Zekâya: Dijital Teknolojinin Gençliğe Verdiği Zararların Daha İyi Araştırılması" isimli makale, The Lancet Çocuk ve Ergen Sağlığı Dergisinde 21 Ocak'ta yayınlanmış. Makale, internet temelli teknolojilerin genç bireylerin mental sağlığını nasıl etkilediğini araştırma şeklimizi eleştirel bir gözle yeniden değerlendirmemiz gerektiğini ve yapay zekâya dair benzer çalışmaların sosyal medya araştırmalarının düştüğü hatalardan kaçınması gerekliliğini vurguluyor. Mevcut sınırlamalar, var olan çalışmalardaki tutarsız bulgular ve uzun soluklu, nedensel çalışmaların eksikliğinden oluşuyor.
Oxford araştırmacılarının analiz ve önerileri, makaleyi dört bölüme ayırmış. İlk bölüm teknolojinin çocuk ve ergenlerin mental sağlığı üzerindeki etkilerini inceleyen literatürü kısaca inceliyor ve elimizdeki kanıtların sınırlılığına dikkat çekiyor. İkinci bölümde ise bu sınırlamalara yol açan, araştırma dizaynı ve yorumlanmasındaki zorluklara değiniliyor. Üçüncü bölümde bu sorunları aşmak ve yapay zekânın çocukların sağlığına etkilerini araştırırken kullanılmak üzere bazı iyileştirmeler önerilmiş. Son olarak dördüncü bölümde araştırmacılar, siyasetçiler, teknoloji alanında çalışanlar ve gençler arasında bir iş birliği oluşturabilmek için bazı adımlar öne sürülüyor. Çalışmanın ana yazarı ve doktora sonrası araştırmacı olan Dr. Karen Mansfield, konu hakkında şunları söylüyor:
Yapay zekânın etkileri üzerine yapılacak araştırmalar, politikacılara sunulacak kanıtlar ve çocukların velilerine verilecek tavsiyeler sosyal medya araştırmalarının yüzleştiği sorunlardan ders çıkararak hazırlanmalı. Genç bireyler şimdiden yapay zekâyla etkileşime girmenin farklı yollarını bulabiliyor. Tüm paydaşların iş birliğini sağlayacak bir çerçeve kuramazsak kanıt temelli yapay zekâ düzenlemeleri hazırlamakta geç kalacağız, aynen sosyal medya düzenlemelerinde olduğu gibi.
Ayrıca makalede, literatürde sosyal medya kullanımının izole bir nedensel faktörmüş gibi ele alınması eleştiriliyor. Sosyal medyanın farklı şekillerde kullanımının yanı sıra hem mental sağlığı hem de teknoloji kullanımını etkileyen diğer faktörlerin göz ardı edildiğine değiniliyor. Bu yaklaşımı değiştirmediğimiz takdirde yapılacak yapay zekâ çalışmaları da sosyal medya alanında gördüğümüz panik havasına kapılabilir. Ek olarak hızla eskiyen ölçüm metrikleri ve verilerin çoğunluğu gözeterek en hassas gençlerin oluşturduğu grupları gözden kaçırması ihtimali gibi başka zorlukları da hesaba katmak gerekiyor.
Araştırmacılar etkin çalışmalar yapılabilmesi için araştırma sorularının yapay zekâyı canavarlaştırmaktan kaçınarak sorulması gerektiğini düşünüyor. Ayrıca bu çalışmalarda nedensellik ön planda tutulmalı ve en uygun maruziyet ve sonuçlar ele alınmalı. Yapay zekânın gençler üzerindeki etkisini araştırma yaklaşımımızın geçmiş araştırmaların eksikliklerinden edinilen dersleri yansıtması sayesinde yapay zekânın çevrimiçi platformlara entegrasyonunu ve bunların nasıl kullanıldığını daha etkili bir şekilde düzenleyebiliriz. Çalışmaya katkı sağlayan yazarlardan Oll'de İnsan Davranışları Profesörü olan Andrew Przybylski, şunları söylüyor:
Büyük teknoloji şirketlerini proaktif ve bilgilendirici bir şekilde sorumlu tutacak işbirlikçi, kanıta dayalı bir çerçeve çağrısında bulunuyoruz. Geçmişten bir şeyler öğrenmezsek on yıl içinde en başa dönebilir, bugün sosyal medyaya ve akıllı telefonlara karşı hissettiğimiz çaresizliği yapay zekâ için de hissedebiliriz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- K. L. Mansfield, et al. (2025). From Social Media To Artificial Intelligence: Improving Research On Digital Harms In Youth. Elsevier BV. doi: 10.1016/S2352-4642(24)00332-8. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 30/01/2025 09:42:21 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/19659
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.