Viral Enfeksiyonları Azaltmak İstiyorsak, Çayırlardaki Bitki Biyoçeşitliliğini Korumak Zorundayız!
Bu haber 3 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Helsinki Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, tarımsal faaliyetin doğada bitki hastalıklarının oluşumunu düzenleyen mekanizmaları karıştırdığını gösteriyor. Araştırmaya göre tarım alanlarına yakın olan çayırlarda, doğal çevrede bulunanlara göre daha geniş çeşitlilikte virüs türü bulunuyor; ancak bu çalışmada, bitki türlerinin zenginliğinin/çeşitliliğinin, virüs türlerinin sayısı üzerinde bir etkisi olmadığı görüldü. Ancak uzmanlar buna rağmen biyoçeşitliliği korumamız gerektiğini vurguluyor; çünkü çalışmalarında, bitki zenginliğinin çayırlardaki viral enfeksiyonların sayısını azalttığını gördüler.
Küresel arazi alanının artan payı nedeniyle, "tarımsal-ekolojik (agro-ekolojik) arayüz" olarak da bilinen, tarımsal arazi ve doğal arazi arasındaki sınırda kalan alanlar, tarımsal amaçlar için giderek daha fazla kullanılmaktadır. Aynı zamanda biyoçeşitlilik daralmakta ve salgınlar; insanları, hayvanları ve bitkileri tehdit etmektedir. Vahşi doğada türler birbirleriyle etkileşime girerek belirli bir alandaki konakçı türlerin zenginliğini ve dağılımını patojenlerin oluşumu da etkiler.
Helsinki Üniversitesi'nden Profesör Anna-Liisa Laine başkanlığındaki Ekolojik Değişim Araştırma Merkezi, Aland Adaları'ndaki damarlı sinirotu (Plantago lanceolata) çayırlarında ekili arazinin viral dağılıma olan yakınlığının etkilerini araştırdı. Çalışmaya eşlik eden Helsinki Üniversitesi Biyoloji ve Çevre Bilimleri Fakültesi'nden araştırmacı Hanna Susi, şöyle diyor:
Aland Adaları'ndaki çayır ağı, daha önce bölgede 5 yeni bitki virüsü tespit ettiğimiz için, araştırma için elverişlidir. Bu amaçla geliştirdiğimiz teknikler sayesinde, bu virüslerin dağılımını araştırmamız mümkün oldu. Çalışma için tarlaların kenarlarında veya tarım arazilerinden uzakta bulunan çayırları seçtik.
Agro-ekolojik arayüzde, bitki hastalıklarının yayılmasını etkileyen toprak besinleri ile bitki türlerinin çeşitliliği ve yoğunluğu gibi birçok faktör, aniden değişir. Araştırmacılar, tarımın etkisinin tarlaları çevreleyen alanlara yayıldığını gözlemlediler. Hanna Susi şöyle diyor:
Şaşırtıcı bir şekilde, tarla kenarlarında bulunan bitki toplulukları ile daha uzaktaki yabani popülasyonlar arasında tür zenginliği veya topluluk kompozisyonu açısından hiçbir farklılık gözlemlemedik.
Araştırmacılar, doğal ortamlarla çevrili çayırlarda görülenin aksine, tarlaların kenarlarındaki çayırlarda, sayıları bitki zenginliğiyle azalmayan daha fazla sayıda virüs türü olduğunu buldular. Aynı zamanda bitki zenginliği, her iki çayır türünde viral enfeksiyonları azaltmıştı. Laine'nin grubu tarafından yapılan çalışma, tarımsal faaliyetin vahşi doğada hastalıkların oluşumunu düzenleyen mekanizmaları karıştırdığını gösteriyor. Susi, sözlerini şöyle bitiriyor:
Bununla birlikte, bitki türlerinin zenginliği, konumu ne olursa olsun çayırlardaki viral enfeksiyon sayısını azalttığı için biyoçeşitliliği korumak faydalı olacaktır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 6
- 5
- 4
- 3
- 3
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Science Daily | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 20:06:05 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10203
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Science Daily. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.