Her şeye salt faydacılıkla bakmanın doğru olmadığını düşünüyorum ama gerçekten saçmalıkta çağ atlayan bazı diziler, şarkılar, filmler var. Ben bunların zevkten öte insanı gündelik hayattan uzaklaştıran işler olduğunu düşünüyorum. Gündelik hayatta bizi sıkan çok çeşitli düşüncelerle boğuşuyoruz ve insanlar bu tarz altı boş işlerle zihinlerini bir nebze olsun boşaltabiliyorlar.
Açık açık söyleyeyim televizyonda yayınlanan hiç bir diziyi izlemiyorum çünkü altta vermek istedikleri mesaj hem çok anlamsız hem de yanlış kanalı seçerek bu mesajı vermeye çalışıyorlar. Örneğin şiddet içerikleri olan bir dizi toplumsal mesaj veriyor diye içeriğindeki şiddeti görmezden mi gelmemiz lazım? Üstelik konusu da saçma. Ya da romantik diziler. Sürekli aynı tema. Zengin oğlan ve fakir kız. Fakir kızımızın saçma tripleri, zengin beyimizin ergen halleri. Gerçek yaşamın neresinde görülmüş böyle şeyler? Bu sebeple insanların gerçek hayattan uzaklaştığını düşünüyorum. Çünkü zengin oğlan fakir kız olayına alışıyor ve normalleştiriyoruz. Ben bu noktada tabi ki zevklerle renkleri tartışırım. Önemli olan işi kavgaya dökmemek ve saygıyı kaybetmemek. Ancak karşımdaki kişi benim zevkime saygı duymayıp kendi zevkini bana dayatırsa da ortada saygı duyacağım bir ortam kalmayacağı için uzaklaşırım doğal olarak o ortamdan. Bir de günümüzde toplumun çok rağbet ettiği diziler, filmler ve şarkılar ortak "zevk" haline gelmiş durumda. E toplumun her onayladığına doğru demiyorken neden "zevkli" olarak etiketlediği bir işi zevkli kabul edelim ki?
Dolayısıyla bana göre renkler ve zevkler tartışılır ancak kavga ederek değil. Çünkü biz insanlar öznel varlıklarız. Sizin saçmanız o kişiye mantıklı gelebilir. Sizin mantıklınız da karşınızdaki kişiye saçma. Ancak günümüzde içeriği boş olan çok ürün tv kanalalrı aracılığıyla bize sunulmakta. Bu ürünlerin neden size saçma geldiğini anlatırsanız belki karşınızdaki insan da size hak verebilir.