Zamanın akıp gittiğini söyleriz hep. Zaman değerlidir, zaman nakittir deriz. Zaman herkese normal ve basit bir kavram olarak gelebilir. Peki tam olarak zaman nedir? Nasıl akar? Zamanın geçmişten geleceğe aktığını biliyoruz. Bu doğru bir kullanım mı? Isaac Newton evrende zamanın herkes ve her yer için sabit olduğunu söylemiştir. Ancak Albert Einstein bulduğu görelilik yasası ile Newton’un kanununu çökertmiştir.
Albert Einstein zamanda görelilik kavramını esprili bir şekilde şu örnekle açıklamıştır:
"Bir adam güzel bir kızla oturup bir saat geçirdiğinde, bu süre kendisine bir dakika gibi gelir. Bir de onu, bir dakika için sıcak bir fırının üzerine oturtun; bu süre ona bir saatten daha uzun gelecektir. İşte görelilik budur!"
Zamanı Nasıl Ölçüyoruz :
İnsanoğlu geçmişten bugüne kadar zamanı ölçmenin yollarını bulmuştur. Dünya’nın kendi ekseni etrafında ve Güneş etrafındaki dönüşünü zamanı ölçmede başarılı bir şekilde kullanıyoruz. Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönüşünün süresini 24’e bölerek saatleri, saatleri 60’a bölerek dakikaları, dakikaları da 60’a bölerek saniyeyi gözlemleyebiliyoruz. Dünya’nın Güneş’in etrafında dönüşünde geçen süreyi ise aylara ve günlere bölüyoruz. Yani günlerin, saatlerin, dakikaların, saniyelerin kısacası zamanın ilerleyişini Dünya’nın hareketini gözlemleyerek anlayabiliyoruz. Yani sürekli tekrar eden şeyleri kullanıyoruz.
Aslında en doğru ölçüm sezyum atomunun titreşim sayısına bakılarak yapılıyor. Sezyum atomu yaklaşık 9 milyar kere titreşim yapar ki bu kadar titreşimi yaptığı zaman bir saniye geçmiş sayılır. En doğru zaman ölçümü bu şekilde yapılıyor.
Zaman Herkes İçin Farklı Mı :
Albert Einstein’ın uzay-zaman hakkında bilinenler için köklü bir değişiklik yapmasına kadar bilim insanları Isaac Newton’un zamanı uzaydan ve gözlemciden bağımsız ve değişmeyen mutlak bir süreç olarak düşünmüşlerdir. Bu durum ancak Albert Einstein’in keşfine kadar geçerliydi.
Albert Einsten, Isaac Newton’un tam tersine zamanın kişiye özel bir hızla akabildiği çok daha zengin bir resim çizdi. Yani evrende zaman denilen olgu herkes için ortak değildir. Einstein bu durum üzerine o kadar çok çalıştı ki sonunda uzay ve zaman arasında çok önemli bir bağlantıyı bulmada önemli bir adım attı.
Zaman İle Hareket Arasındaki İlişki Ne :
Einstein’e göre karşısında hareket eden bir cismi gözlemleyen kişiye göre, hareket eden bir cismin hareketi esnasında zaman daha yavaş akmaktadır. Yani bir cisim hareket ediyorsa o cisim için zaman daha yavaş akar. Ama kendisi için zamanın yavaşladığını hareket eden cisim anlayamaz, onu gözlemleyen kişi anlar.
Eğer iki cisimde duruyorsa, yani birbirlerine göre hareket etmiyorsa zaman içinde hareket ederler (saatleri ilerlemeye devam eder) ve bu iki cisim için zaman aynı şekilde akmaktadır. Ancak iki cisimden biri hareket ederse iki cisim içinde zaman kavramı farklılaşır. Zaman hareket eden bir insan için daha yavaş akar. Tabi bu durumu algılayamamışımızın sebebi Dünya’daki yavaş hızla hareketin (ışık hızına göre) zaman üzerindeki etkisi çok küçük olduğundan algılamamız mümkün olmamasıdır.
Evrenin referansı ışık hızıdır. Dünya içinde biz, ışık hızına göre o kadar yavaş ilerliyoruz ki hareketimizin zaman üzerindeki etkisinin algılanması mümkün değil. Ancak hareket hızımızı arttırırsak (örneğin ışık hızına yaklaşırsak) bu durum bariz bir şekilde algılanacaktır.
Zamanı Etkileyen Bir Diğer Faktör Kütleçekim Mi:
Einstein hareketin zaman üzerindeki etkisini bulduktan sonra uzay ile zamanın birbirine bağımlı olduğu uzay-zaman kavramını ortaya attı ve uzay-zamanda kütleçekim etkisinin de zamana etki edebileceğini belirtti. Yani kütleçekim, zamanı yavaşlatabilir veya hızlandırabilir. Einstein’e göre kütleçekim ne kadar güçlüyse zaman o kadar yavaşlar. Örneğin karadelikler çok büyük kütleçekimine sahiptir. Karadeliğin kütleçekimine maruz kalan cisimler için zaman çok yavaş akar.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Kaynak 1. (14 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 14 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Kaynak 2. (14 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 14 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Kaynak 3. (14 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 14 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Kaynak 4. (14 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 14 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı