Durumu kafamızda bir toparlayalım önce.
Yazılımı bir bilince veriyoruz da yorumluyor değil. Yazılım - kod, üretilen algoritmaların belirlenmiş olasılıklar üzerinden sonuca gitmede insana göre daha kompleks yöntemler çıkarımlaması denilebilir. Bir yönetimin, elde ettiği bilgileri tek başına yorumlaması imkansıza yakın iken, yapay zekaya bilgiler verilir, nasıl işlemesi gerektiği programlanır, ve bizim gibi sadece tek bir bilgi kümesi üzerine yoğunlaşarak, diğer bilgi parçacıklarıyla ilişkilendirme şeklinde zaman kaybına girmeden, tüm bilgi parçalarını eşzamanlı olarak işler, sonuç üretir. Burada bilinçten bahsetmek imkansız şimdilik. Hesap makinasının çok daha üst düzey kodlanmış programlanmış hali diyebiliriz. Ya da bizimle konuşan sophia yapay zeka da, algoritmaların karmaşıklığının şimdilik en üst düzey artırılmış hali gibi düşünülebilir. Oysa girdi işleyen bir algoritmalar silsilesidir, girdileri işleyip sosyal çıkarımlarda bulunup, sosyalmiş gibi görünebilmektedir.
Bilinç şimdilik organik kökenli olarak düşünülmekte. Yüksek komplekslik arayışı, dijital olarak bilinç oluşturma çalışmaları sürmekte, ancak nöronal aktivitenin, birebir kopyalanarak, bilindik anlamda bir bilinç üretmek şimdilik zor görünmekte.
Görev verilen yapay zekalarda, sonuca ulaşmada engellenme, ya da sınırlandırılma gibi durumlarda agresifleşme eğilimleri görülmüştür, ancak sonuca gitme odaklı, görevi tamamlama odaklı çıkarımlar olduğu daha olası bir kanaat olacaktır.
Makina öğrenmesi, deneyim dediğimiz insan öğrenmesine benzer, ancak birebir aynı değildir. Olayların kaydı, ve aralarında kurulan korelasyon üzerinden, sonuca gitmede yöntem üretme sonuç olarak olası varyasyonları hesaplayarak, en makul olanını sayısal olarak seçme dir nihayetinde. Bu da yazılımsal olarak gerçekleştirilebilir.
Bilincin tercihte bulunması, bunun yanında çok daha kompleks ve öngörülemezdir, ancak bunun yanında daha zayıf ve korunmasız, manipüle edilebilirdir.