Anadolu… Güneşin doğduğu topraklar. Nicelerine yerleşim, nicelerine bir köprü..
25 milyon öncesinin paleocoğrafyasına baktığımızda; Anadolu Geç Oligosen'in sonundan başlayarak günümüz coğrafyasına benzemeye başlamıştır.
25-23,5 milyon yıl önce memeli göçlerine izin vermeyen bugünkü Ege Denizine benzer Adalar şeklinde bir coğrafya konumundadır. Ural Dağlarının güneyinde yer alan Turgai Bölgesi 208-34 milyon yıl önce aralığında Turgai Okyanusu ile kaplıdır. Bu okyanus Orta Asya steplerinden Anadolu'ya göç etmeyi bekleyen memeliler için bir engel konumundadır. Anadolu plakasının güney kesimleri ise bugünkü Akdeniz'in bulunduğu yerden doğuya Indo-Pasifik okyanusuna uzanan Neo-Tetis okyanusu ile kaplıdır. Bu da Afrika-Asya karasal memelilerinin Anadolu'ya göçü için coğrafi bir bariyerdir. Alp orojenezinin bölgedeki etkinliği ile karasal alandaki yükselmeleriyle okyanusları daraltmış ve coğrafi engelleri ortadan kaldırmıştır. Böylelikle Anadolu birçok memeli hayvan grubunun göçlerine tanık olmuş bir köprü konumundadır.
34 milyon yıl önce Turgai Okyanusu'nun kapanmasıyla Asya'dan Avrupa'ya memeli hayvan göçleri kaçınılmaz hale gelmiştir. Suidae (Domuzgiller), Rhinocerotidae (Gergedangiller), Carnivora (Etçiller), Rodentler (Kemirgenler) ve Lagomorpha (Tavşangiller) bu dönemde Avrupa'ya göç etmişlerdir. Çeşitlenen Avrupa Memeli Faunalarının Balkanlar üzerinden Anadolu'ya geçişleri 23 milyon yıl önce Oligosen sonlarında Slovenya koridoru boyunca oluşan Dinarid-Pelegon-Anadolu kara köprüsü ile gerçekleşmiştir. Böylece birçok memeli bu yolu kullanarak Anadolu'ya yerleşmiştir.
16,3 milyon yıl önce ise Arabistan levhasının Anadolu levhasına çarpmasıyla Bitlis Okyanusu kaybolmaya başlamış, İran etrafı sığlaşmıştır. Bununla birlikte de Afrika'dan Arabistan Yarımadasına, oradan da Anadolu'ya farklı hayvan gruplarının göçleri olmuştur. Bu göçle birlikte Afrikalı birçok Giraffidae (Zürafagiller), Bovidae (Boynuzlugiller), Hyaenidae (Sırtlangiller), Rhinocerotidae (Gergedangiller), Proboscidea (Hortumlular), Cervidae (Geyikgiller), Rodentia (Kemirgenler) ve en dikkat çekicisi Hominoidea üst ailesi Anadolu'ya yerleşim sağlamışlardır.
Dolayısıyla Anadolu, gerek 23 milyon yıl önceki Memeliler Göçü için gerekse 17 milyon yıl önceki Hominoidea Göçü için bir geçiş hattıdır ve toprakları içerisinde Alt Miyosen Dönemden başlayan çok geniş yelpazede inanılmaz güzel korunmuş fosil yataklarıyla kendisini gösterir.
Bu fosil yatakları üzerinden araştırma yapacak olursak Anadolu üzerinde oldukça geniş bir yelpazede fosil çeşitliliğiyle karşılaşırız.
Türkiye üzerinde bulunan Hominoidea fosil yataklarından bahsedecek olursak 4 türle bu sınır çizilebilir; Alt - Orta Miyosen ile tarihlendirilen (15 milyon yıl önce/MN 4-5) Paşalar bu fosil yataklarından en eskisidir. Bulunan Hominoidea türleri 2 adettir. Bunlar; Kenyapithecus kızıli ve Griphopithecus alpani'dir. Paşalar'ın o dönemdeki paleoekolojisine baktığımızda; iklim tropikal-yarı tropikaldir, bitki örtüsünü ise genç ormanlıklar, sık yer bitki örtüsü ve açık otlaklar oluşturmaktadır.
Paşalar'ı Orta Anadolu'da MN5 sonu MN 6 başı yaşlı Çandır takip eder. Buradan çıkarılan Hominoidea türü ise Griphopithecus alpani'dir. Çandır'ın paleoekolojisi ise yağışlı ve serin bir iklimle, açık bir habitat, bozkır ve savanalıkla çevrili göl kenarı ve yağış alan ormanlıkların oluşturduğu bir bitki örtüsü ile karakterizedir.
Biyostratigrafi ile MN9 ile Paleomagnetizma ile 9.8 milyon yıl öncesi olarak yaşlandırılan Ankara Sinaptepe Formasyonu da Ankarapithecus meteai ile karşımıza çıkar. Sinap Tepe paleoekolisinde ise iklim yazlar kurak, kışlar serttir. Bitki örtüsünü ise açık habitatlar ve stepler oluşturur.
Son olarak MN 12 yaşlı Çankırı Çorakyerler lokalitesi Ouranopithecus turkae türü ile Hominoidea üst ailesine ait buluntulara sahiptir. Bu lokalitenin iklimi kuru serin /yarı kurak-kuraktır; bitki örtüsünü ise ağaçlık, yarı ağaçlık ve sulak alanlar oluşturur.
Bu Hominoidea buluntu veren lokalitelerin yanında Muğla, Özlüce, Burdur-Elmacık, Sivas-Hayranlı ve Haliminhanı, Nevşehir-Sofular, Kayseri gibi fosil lokaliteleri de mevcuttur.
Bu memeli fosil yataklarında yapılan kazılarda Hominoidea denen primat fosillerinin yanında; Hortumlugiller (Proboscidea), Otçullar (Ruminant), Etçiller (Carnivorlar), Gergedangiller (Rhinoceratidae), Küçük Memeliler (Kemirgenler, Tavşangiller, Böcekciller), Atgiller (Equidae), Domuzgiller (Suidae) gibi ailelere ait evrimsel atasal formlarının fosillerine sıkça rastlanır.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Anadolu'Da Evrime Bir Örnek: Paşalar Fosil Yatağı. (13 Ekim 2019). Alındığı Tarih: 13 Ekim 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı