Bence bu konu bir noktaya kadar yorumlanmaya gayet açık, ben tarihin büyük kısmını çok da iyi bilebileceğimizi düşünmüyorum. Çünkü düşündüğümüzde aslinda bildiğimiz tarihin yazılı kısmı sırf uydurmadan ibaret olabilir. Belgelerin o zamanlara dayanmadığından bahsetmiyorum, kastettiğim şey belgelerin yanlış, taraflı bir şekilde tutulmuş olma ihtimali veya olayların abartılırarak anlatılması. Buna olmayan olayların anlatılmasını da ekleyebiliriz. Yani belki de o zamanlar masal, efsane olarak anlatılan ve bu sebepten ötürü yazıya dökülmüş bir belgeyi biz günümüzde gerçek tarih olarak yorumluyor olabiliriz.
Günümüze daha yakın tarih hakkında düşünecek olursak da (100-200 yıl öncesi) bu sefer karşımıza tutulan kayıtların subjektifliği çıkıyor. Özellikle eğer kaynağımız bu tarihi olayın direkt içindeyse objektifliği koruması mümkün olmuyor maalesef. Buna kendi kişisel deneyimimden de örnek olarak Ermeni Soykırımı'nı verebilirim. Yanlış anlaşılmasınn asla "vardır, yoktur, böyle yaşanmıştır" vesaire bir iddiam yok. Sadece yaşanan bir olayı anlatmak istiyorum. BUBW adında bir konferansta moderatörün sözü ülkeler arasındaki anlaşmazlıklardan açması üzerine konu bir süre sonra Ermeni Soykırımı'na geldi. Ermeni bir kız sözü alıp bizim 1 milyonu aşkın Ermeniyi katlettiğimizi söyledi. Ben de karşılık olarak bu ölümlerin nasıl yaşandığını tam olarak bilemeyeceğimizi, ortada bir soykırım varsa dahi bu çaplı büyük olmayabileceğini ve bize okulda öğretildiği üzere ortada herhangi bir sorkırımın olmadığını, ölümlerin onların bize ihaneti sonucu bizim onları geldikleri topraklara göçe zorlamamız ve bu göç sırasındaki zorluklar, salgın hastalıklar soucu yaşandığını söyledim.
Yani sonuç olarak tarihi kaynaklarda iki devlet de işin içinde olunca gerçekten de tarafsız olunmuyor ve kendilerini mazlum ve masum gösteriyorlar. Ben bu yüzden tarihin kesin olarak bilinemeyeceğini düşünüyorum. Yani tarafsız bir kaynaktan elbette gerçek öğrenebilir fakat kaynakların güvenilirliğini nasıl test edebileceğimizi bilmiyorum cidden. Günümüz medyasında bile aynı ülke içinde dahi ideolojiler olayların yansıtılış biçimini direkt olarak etkiliyorken yıllarca önce yaşanmış olaylarda bilinmezliğin katlanarak artması da hiç şaşırtıcı değil bence.