Tanrı'nın varlığı, "kesin olarak bilinebilir" ya da "kesin olarak bilinemez" midir? Tanrı metafizik bir kavramdır. Metafizik zaten kelime anlamı ile fizik ötesidir. Yaptığımız bütün gözlemler, içinde bulunduğumuz bütün etkileşimler fizikseldir.
Sorunuza cevap verebilmek için bilgi felsefesinden faydalanabiliriz. Bilmek nasıl olur sorusunu sormalıyız. Bilginin kaynağı nedir? Metafizik kavramlara inanan insanlar derler ki bilginin kaynağı/kaynaklarından biri fiziksel dünyamızın ötesindedir. İnanmayan insanlar ise "Hayır efendim, bilginin kaynağı fizikseldir." der.
Ben açıkçası kendimi ikinci grupta görmekteyim. Bir insanın bilgi kaynağının varlığına inanması bana garip gelir. İnanç bilinmeyen konularda olabilir sonuçta. Bir insan bilgi kaynağı, bilgi veren yani bilmeyi sağlayan kaynağı da bilmek durumundadır. Metafizik kavramlar aslında bizim algılayabileceğimiz dünyanın ötesinde olması ile bile bilme yoluyla ulaşılamaz bir konumda bulunur. Ancak varlığına inanılabilir. Bu durumda metafizik kavramlar bilinemeyeceği, ancak varlığına ve etkilerine inanılabileceği için bilgi ve bilmenin kaynağı olamaz.
Sorunuza gelelim. En başta da dediğim gibi tanrı metafizik bir kavram olduğu için bilinebilmesi değil inanılabilmesi gerekilir. Bilinmesi metafizik bağlamında çok da mantıklı olabileceğini düşünmüyorum.
Ama dikkat edin, tanrı bilinebilir mi diye sorduğumuzda bir tanrı ideasına sahip olmamız gerek. Tanrı bilinebilir mi sorusu da, "Bu ideayı karşılayan metafizik bir varlık bulunabilir mi?" sorusuna döner. Ancak bana anlaşılmaz gelen şudur: İnsan tanrıyı algılayamaz ve inanır, peki insan nasıl bilemediği bir tanrının ideasını doğru şekilde oluşturabilir ki?
Oluşturamaz! Bundan sebep insanın tanrı arayışı kör bir insanın kırmızı rengini araması gibidir.