Çark ve Dişli!
Toplum ve birey çark ve dişli gibidir. Hiç biri tek başına ne etkiyen ne de etkilenendir. Her ikisi de aynı anda hem etkiyen hem de etkilenendir.
Ancak nihai olarak insan toplumsal bir varlık olduğundan ve onu tanımlama biçimimizi bu evrimsel zorunluluk dayattığından, insanı salt bir bireyden öte toplumsal bir varlık olarak, bir bütünün aynı zamanda farklı, fakat aynı yapının bütünleyeni olarak değerlendirdiğimizde, fiilin kendisi bireysel olsa da nihai sorumluluk bu bireysel fiilin-tercihin aynı zamanda alt yapısının kendisi olduğu için topluma çıkar.
Tıpkı çark ve dişli misali: Dişlideki sıkıntı, üstünde dizili ve bağımlı olduğu çarktan bağımsız değerlendirilemez. Dişlideki aksamaya rağmen, şayet çark bunu tolere edebiliyor ise işleyiş aksamadan sürer. Ancak işleyişin bir soruna delalet etmesi, çarkın işlevini yitirişi ile olur ve gerçek yaşamda bu güne kadar hiç kimsenin, işlevini yitiren çarkı aklayıp tespiti çok zor olan ve sorunu yaratan ilk dişliyi bulup ona sorumluluğu yıktığına tanık olmadım.
Ki; süreci ilgili dişlinin ilk üretim serüvenine (çocukluğa) kadar götürürsek durum netleşir. Sevgiyle…
Kaynaklar
- H. Hasan Yılmaz. (2009). Suçlu Çocuk Yoktur Suça İtilen Çocuk Vardir. Yayınevi: Sistem Yayıncılık. sf: 240.
- Prof. Dr. Haluk Yavuzer. (2019). Çocuk Ve Suç. Yayınevi: Remzi Kitabevi. sf: 280.