Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
Salih Atlı
Salih Atlı
125.4K UP
Üye 4 gün önce 2 Cevap
2

Ödüllü Soru sonsuz ve sınırsız bir sistemde herhangi bir düzenli yapı hatta düzenin ne olduğu tümüyle belirsiz olacaktı. öyleyse evrenimiz makro ve mikro sınırlarında dönüştürücü bariyerlere sahip olabilir mi?

evrenin sınırlarında düzen ortaya çıkaran ve sürekliliği koruyan bariyerler olabilir mi? evren sonsuz bir mekan olmak yerine sınırlarında döngüsel bir sistemi olanaklı kılan bir yapı olarak tanımlanabilir mi? not: ödül en iyi iki yanıt arasında bölüşülecek.
204 görüntülenme
sonsuz ve sınırsız bir sistemde herhangi bir düzenli yapı hatta düzenin ne olduğu tümüyle belirsiz olacaktı. öyleyse evrenimiz makro ve mikro sınırlarında dönüştürücü bariyerlere sahip olabilir mi?
sonsuz ve sınırsız bir sistemde herhangi bir düzenli yapı hatta düzenin ne olduğu tümüyle belirsiz olacaktı. öyleyse evrenimiz makro ve mikro sınırlarında dönüştürücü bariyerlere sahip olabilir mi?
Cevap Ver 5.0K UP
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Mehmet  Ali Baştürk
Uzman Psikolojik Danışman 10 saat önce

Evrenin sonsuzluğu ve düzeni arasındaki ilişki, çoğu zaman zihnimizi kurcalayan bir paradoks gibi gelir. Eğer evren gerçekten sonsuz olsaydı, her şeyin her an mümkün olabileceği, düzenin ise anlamsızlaşabileceği fikri ilk bakışta mantıklı görünebilir. Ancak, evrenin gözlemlenebilir kısmına baktığımızda, galaksilerin, yıldızların ve gezegenlerin belirli bir düzen içinde dizildiğini görüyoruz. Bu düzen, evrenin başlangıcındaki koşullar ve evrenin genişlemesiyle şekilleniyor.

Benim kişisel düşüncem, evrenin hem düzenli hem de düzensiz olabileceği yönünde. Makro ölçekte, galaksilerin ve galaksi kümelerinin düzenli bir dağılımı var. Ancak, bu düzenin içinde bile, kara delikler gibi aşırı yoğunluktaki bölgeler, uzay-zamanı bükerek önemli bariyerler oluşturuyor. Bu bariyerler, evrenin yapısını ve evrimini etkileyen dönüştürücü güçler olarak karşımıza çıkıyor.

Mikro ölçekte ise işler biraz daha karmaşıklaşıyor. Kuantum mekaniği, maddenin en küçük yapı taşlarının davranışını yönetir. Bu alanda, belirsizlik ilkesi gibi kavramlar, kesin düzenin sınırlarını çizer. Parçacıkların davranışları, enerji seviyeleri ve etkileşimleri, belirli bariyerler ve kurallar çerçevesinde gerçekleşir. Bu da evrenin temelinde bile bir düzen olduğunu gösteriyor.

Tüm Reklamları Kapat

Dönüştürücü bariyerler kavramı, evrende meydana gelen değişimleri ve dönüşümleri ifade ediyor. Evrenin Büyük Patlama'dan bu yana sürekli olarak genişlemesi ve soğuması, madde ve enerjinin farklı formlara dönüşmesi gibi süreçler, evrenin evrimini şekillendiriyor. Kara delikler ise, madde ve enerjiyi yutan ve uzay-zamanı büken güçlü bariyerler olarak karşımıza çıkıyor. Kuantum geçişler de, parçacıkların enerji seviyeleri arasında geçiş yapmasıyla maddenin özelliklerini değiştirebiliyor.

Sonuç olarak, evrenimiz hem makro hem de mikro ölçeklerde çeşitli düzenlere ve bariyerlere sahip. Bu bariyerler, evrenin yapısını ve evrimini şekillendiriyor. Sonsuz bir evrende düzenin belirsizleşeceği düşüncesi doğru olsa da, evrenimizin gözlemlenebilir kısmında düzen ve yapının varlığı yadsınamaz. Bence, evrenin gizemini çözmek için daha çok araştırmaya ve düşünmeye ihtiyacımız var.

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Esat Kudret
637.1K UP
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 25 dakika önce

Mesele, düzen kavramına yüklediğimiz dar anlamda ve algı standartlarımızda!

Soru gerçekten zor ve nitelikli bir soru.

Akıl yürütmelerimiz tam düzene delalet edecek iken bir bakıyorsunuz aslında düzensizliğe yol almışsınız. Tam da düzensizlik egemen olacakken bir bakmışsınız ki aslında o da bir düzenin farklı bir tezahürü. Bir de tür olarak şu çapımızın evrensel ölçekler nazarında korkunç yetersizliği eklendiğinde “bi dur hele” diyor fakat bu soruyu sorabilecek haklı cüretin sahipleri (tür) olarak “madem ki isim babasıyız ve madem ki bunu merak edecek kadar emek harcamışız kaybedecek neyimiz var” diyerek devam ediyorsunuz. Fakat son sözü yine akıl yürütmemize vesile olan aklın kendine sadakati söylüyor: Bilmiyoruz diyebilmek en büyük cesarettir.

Tüm Reklamları Kapat

Genel geçer sözlük anlamı itibarı ile düzen: (1) Belli yasa, kural, ilke ya da yönteme göre oluşturulmuş, kurulmuş olan durumu (İşyerinin düzenine, aile düzenine, hukuk düzenine uyum vb.), (2) Soyut şeylerin ya da somut nesnelerin bir ereğe, bir sıraya göre yerleştirilmesi (Düzene (genel geçer egemen sisteme) uygun kafalar yetiştirmek gibi).

İşte düzen kavramının her iki farklı ifadesinde de gözden kaçmayan şey, yerelliktir. Ya da daha açık bir ifade ile düzenin şekillendiği, onu şekillendiren bir merkezin varlığıdır.

Dolayısı ile merkez olarak nereyi alırsak düzen ona uyumun ifadesi olarak karşımıza çıkar. Hali hazırda diyalektik temelde zıtların birliği ve çelişkisi, değişimin değişmeyen tek şey oluşu ve devinim ile gerek geniş ( sürekli yeni duruma uyum anlamında) gerekse dar anlamı ile biyolojik olarak evrim; dar ya da geniş hiçbir yerel merkeze iltimas geçmez ve hepsini nihai olarak devinimin eline mahkûm eder.

Dolayısı ile de düzen dediğimiz şey (düzensizlik olarak ifade ettiğimiz ve belli bir süreliğine tekrar niteliği taşıyan benzerler için bile) kesintisiz olarak yeniden inşanın ta kendisi olur. Ta ki hareket bitene ve öngörüldüğü kadarı ile gözlemlenebilir evrenimiz ve sınırlı bilgimiz ile enerjinin artık madde ve hareket üretemeyecek denli dağılışına, ısıl ölüme dek.

Tüm Reklamları Kapat

Ondan sonrası artık düzen değildir. Çünkü kelime kökeni itibarı ile de düzen, statik olarak değil aksine dinamik olarak sürekliliği ve vesilesi ile hareketi de barındıran bir kavram. Bir yerde hareket varsa bereket vardır ve bereket de her şeye gebe olan sayısız etkiyen ve etkileneni, aynı zamanda düzen adına etkiyen ve etkilenenin sürekli ve karşılıklı yer değiştirdiği sonsuz olasılığı da kapsar.

Bu nedenle de bir yerde düzenin varlığı son veya sınır ile ilgili değil hareket ile ilgilidir. Hatta aksine sonsuzluk ve sınırsızlık şayet düzeni en sığ ve bence hatalı anlamı ile ve göreceli olan derli-toplu olma şeklinde bir tanımlama ile sınırlamaz isek; düzeni sonsuz ve sınırsız kılar, düzenler silsilesi olarak.

Burada düzenler silsilesine biraz zum yapmak isterim. Esasında devinen bir evrende, “sınır” ve “son”dan bağımsız olarak asla bir düzenden bahsedemeyiz. Kanımca buradaki hata (evrensel limitler itibarı ile) anlamsız ve önemsiz olan yaşam süremizin, hatta düzeni tanımlamaya bizleri muktedir kılan medeniyetimizin, hatta türümüzün varoluş serüveninin dahi evrensel makro zaman ölçeğinde bir çentik bile olmayışı, mikro ölçekte ise hareketin hızının zihnimizce kavranamayacak denli muazzam oluşudur.

Zira bizlerin bir yerde bir düzenin varlığından söz edebilmesi için o “an”a hükmedebilme ya da en azından tanık olabilme kabiliyetine sahip olması gerekir. Oysa bizler, yetersiz duyular ve evrensel değişim hız limitleri karşısında bir kaplumbağadan bile hantalız. Aynı evrenin içinde ışık hızının bile evrensel ölçekte aynı şekilde (kaplumbağa hızında bile değil şeklinde) tanımlandığı yerde bizim düzen adına ve geçici de olsa bir statik-durağan olgudan bir anlığına bile olsa söz etmemizin yegane olasılığı kendimizi merkeze koyuşumuz ile mümkün olabilir ve yanılırız.

Çünkü bizim nazarımızda algılanan sadece ve hep geçmiştir. Yani bizim kendi dar çerçevemizden ve kendimizi merkeze koysak bile var saydığı durağan (statik) veya devinen (dinamik) düzen, hep olmuş, bitmiş ve yerini yenisine bırakan düzendir, asla zamandaş olamayacağımız…

Fakat her şeye rağmen mademki bu düzen olgusalının isim babası biziz ve mademki evreni kavrama derdi ile dertlenmişiz; bu bize sanırım düzeni kendi hızımız ve algı standardımız itibarı ile tanımlama hakkı verir ve veriyor da.

Bu açıdan düzen; içerdiği her şeyin etkisine açık bir evrenin oluşlar silsilesi olarak çoğu zaman fark etmekte zorlandığımız evrimsel nicel birikimlerin, onu tanımlamamıza vesile olan devrimsel nitel değişiminin son fotoğrafıdır.

Örneğin ilk balta vuruşunu yiyen bir ağaç artık eski ağaç değildir. Fakat ayakta kaldığı sürece sayısız balta vuruşunu göz ardı edebilir ve onu bir düzene tabi kılıp ağaç olarak adlandırmaya devam edebiliriz. Ne zaman ki bu nice balta vuruşu (evrim-nicel birikim) sonrası son balta ile o ağaç yıkılır ki bu o ağacın artık odun oluşuna delalettir, işte o zaman eski düzenin yerine görece yeni düzen ikame olur. Çünkü evrimsel nicel birikim devrimsel nitel değişim ile sonuçlanmıştır. Artık ağacın düzeni değil odun ya da tomruğun düzeni başlamıştır.

Buraya kadar düzenin birden çok tezahürüne yönelik farklı bakış açılarını ele aldık ancak “Evrenin sınırlarında düzen ortaya çıkaran ve sürekliliği koruyan bariyerler olabilir mi? Evren sonsuz bir mekan olmak yerine sınırlarında döngüsel bir sistemi olanaklı kılan bir yapı olarak tanımlanabilir mi?” sorularının cevabına yönelik diyebileceğim tek şey: Olası…

Bu olasılığın; bütün ( şimdilik, matematiğe dayalı ve bilimsel öngörüler itibarı ile sınırlı olan) görece cevaplarımız tükendiğinde ve bizi ikna etmediğinde tek bir cevabı olur ve o cevabın da tek bir dayanağı: Bilmiyoruz, çünkü kanıtımız yok, hiç olmayabilir de… Sevgiyle…

0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close