Merhaba Dostum!
Bu soruya çok emin bir şekilde cevabım EVET! bunu kısaca kendi yaşadığım bir örnekten anlatacağım:
Lise 2 de iken matematikten nefret ederdim ancak fizikle ilgiliydim, sonrasında matematiğin fizik için çok önemli bir kriter olduğunu öğrendiğimde kendime şunları söyledim: "sen matematikte çok iyisin ve matematiği çok seviyorsun." dedim ancak halbuki sevmiyordum. Sonrasında gerçekten zihnimi kandırmayı başardım ve şuanda bir fizikçiden ziyade uygulamalı matematikçiyim ve matematiği sevdiğim kadar hiçbirşeyim sevemiyorum.
Kısacası kendinizi kandırmayı başarabilirseniz tutsaklığı bile sevebilirsiniz.
Buna başka bir örnek vermek gerekirse Dostoevski hapishanede olduğu süreçlerde sıradayken bir köpek görür. Tüm mahkumlar köpeği geçerken tekmelemektedir ancak Dostoevski köpeğe acımış ve diğer mahkumların aksine tekmelememiştir ancak köpek Dostoevskiye havlamış ve ona saldırmıştır. Bunun nedeni köpek artık acının kendisine iyi olduğunu düşünmeye başlamıştır kısacası bundan zevk aldığını düşünmektedir.[1]
Kaynaklar
- H. Kandemir. (2013). Dostoyevski Biyografi. ISBN: 9786055022853.