Ceza çektir veya çektirme, yani diğer deyişle cezai veya gayri cezai niyetinden bağımsız olarak başkalarını korumak için onları zapt etmek, diğerlerinden ayrı biçimde alıkoymak, yani bir şekilde yarattıkları sorunu çözmek zorundasın. Bunun ceza olup olmaması bir bakış açısı. Özgür iradenin gerçekliği veya illüzyon oluşu bir fiilin suç olup olmamasında aslında bir anlam ifade etmiyor. Fiil suç addedilen bir fiilse, o kategorideyse bir suç. Hukukun veya kanunun - insan kurgusu olsun, olmasın - kendinden gelen tamamen bağımsız bir referans gücü var. Suç karşısındaki uygulamaya ceza demek, daha doğrusu suç addedilen karşısında ne türden bir uygulamaya başvurulacağı veya ne tür bir uygulamanın geliştirilip uygulanacağı suçla mücadeleden sorumluların inisiyatifi. Suçu ve kendi özel durumu karşısında bir uygulamayla yüzleşenin neyi nasıl algılayacağı göreli. Ona göre işlediği suç suç da olmayabilir. Suçu suç addetmemesinin ruhsal bozukluğunun bir sonucu olduğu da varsayılabilir. Gene de suça yönelik prosedürelleşmiş işlemi tanımlarıyla beraber uygularsın. İşlemi ve tanımı gerekli görüyorsan - misal suçu önlemede verimsiz buluyorsan - güncellersin. Ceza demezsin. Rehabilitasyon dersin. Statülerle (mahkum değil de hasta diyerek) oynarsın. Daha farklı, genel anlamda çok daha insani addedilecek bir muamele gösterebilirsin. İşlemin muhatabı ama buna "tedavi" de diyebilir, "ceza" da. Kanun koyucu veya uygulayıcı olarak resmi tanımını tanımayabilir. Zaten suç işler durumda olmasının sebebi bu. Resmi tanımların ve sosyal düzenin - yalnızca bir an için bile olsa dahi - dışına kaymış olması.