"Epistemologlar bilmenin belli başlı koşulları ve ölçütleri olduğunu iddia etmişlerdir. Bu konuda en geleneksel görüş, bilginin gerekçelendirilmiş doğru inanç olduğu iddiasıdır. Bu tanımdan yola çıkarak bilginin koşullarını üç ana parçaya ayırmamız mümkündür. Bunlar doğruluk koşulu, gerekçelendirme koşulu ve inanç/kabul koşuludur.
Bilginin ilk koşulu olan Doğruluk Koşulu, geleneksel olarak gerçeklik ya da olguya uygun olma anlamına gelir. Epistemolojide doğruluk ile ilgili ifadeler zihinsel yapı ve özelliklerden değil, zihnimizden bağımsız varlıklarla ifadelerimizin uygunluğu anlamına gelir. Burada doğrunun, olgularla tekabül etme ilişkisine dayanan tekabüliyet/benzeşme kuramını varsaymaktayız. Bu kuramdan yola çıkacak olursak, doğru olmayan şey bilinemez; bu açıdan bilginin ilk koşulu tanımlamış olur. Bu koşulu daha iyi anlamak adına şu soruyu kendimize sorabiliriz:
Doğru Olmayan Şey Bilinebilir mi?
S adında bir kişinin Q adında bir önermeyi bildiği iddiası, S’nin Q’nun doğruluğunu benimsediğini söylemek anlamına da gelir."
Devamı için; https://evrimagaci.org/epistemoloji-bilgi-felsefesi-neyi-ne-kadar-nasil-bilebiliriz-7872