İki Açı: Dil ve Ölçüm Problemi! (Felsefe ve Fizik)
Yalan olgusu geçmişe dair bir olgudur. Şimdiki zaman aslında bizim algı kapasitemiz açısından da geçmiştir. Oysa gelecek ile ilgili sadece olasılıktan bahsedebiliriz. Yani gelecek ile ilgili söylemlerimiz söylediğimiz an itibarı ile hükümsüzdür.
Durum böyle olunca Pinokyo’nun “burnum şimdi uzayacak” ifadesinde her ne kadar şimdi ifadesi çeldirici gibi görünse de aslında kastedilen ve “uzayacak” kelimesinden çıkardığımız gelecek zamandır. Gelecek zaman ile ilgili ortaya konan şey gerçekleşene kadar sadece olasılık dahilindedir.
Dolayısı ile geçen cümlede Pinokyo’nun söylediğine yönelik ne biz ne de sihirli burnu, doğru yahut yalan söylediği ile ilgili kesin bir yargıda bulunamaz ve ona göre uzayıp kısalamaz. Olasılık dahilinde olan bir duruma yönelik sihirli burun ne uzamaya ne de tersine yönelik bir eylemlilik sürecinde bulunamaz. Geriye bir tek şık kalır: Mevcut durumun korunması, yani uzamama eğilimi. Yani hükümsüz bir söylemi yok, söylenmemiş sayma.
Bu durum pinokyo için de geçerlidir çünkü söylediği hükümsüzdür ve söylenmemiş var sayılır. Bu nedenle de ne doğru ne de yanlış söylediği çıkarımı yapılamaz. Yani aslında hiç konuşmamıştır. Bu anlamda buraya kadar ki akıl yürütme ve dil üzerinden bir değerlendirmedir.
Ancak söylemin kendisini zamandan azade kılarsak ve ağzımızdan çıkan (şimdi burnum uzayacak) , buna yönelik gerçekleşen (burnun uzaması veya uzamaması durumu) ve gerçekleşene yönelik neticelenen ( yalancı veya değil hakikati) farklı zaman durumlarını tek bir zamana indirgersek, bu sefer karşımıza daha derin bir sorun çıkar: Ölçüm Problemi! Artık alanımız atom altı dünya ve parçacık fiziğidir.
Böylesi bir durumda aynı anda iki bilgiye sahip olamayız. Yalan söyleyip söylemediğine odaklandığımızda burun bilgisi, burnun uzayıp uzayamayacağına odaklandığımızda söylem bilgisi yiter. Tıpkı atom altı dolanık parçacıkların ölçüm problemi misali.
Ben varsam sen yoksun ve fakat sen yoksan ben de yokum ya da tersinden, ben yoksam sen varsın ve fakat sen varsan ben de varım misali burada birbirine bağlı fakat birbirini hem olumlayıp hem de aynı anda olumsuzlayan iki veri var ve bu iki verinin aynı anda var olabilmesinin yegane yolu en az iki farklı evrendeki iki farklı pinokyo ile mümkündür.
Aynı anda paralel evrenlerde hem doğru hem de yalan söyleyen ve aslında ne doğru ne de yalan söyleyen; buna bağlı olarak hem burnu uzamayan hem de uzayan ve aynı zamanda burnu ne uzayan ne de uzamayan pinokyolar.. Ve belki ara formlarda daha da fazlası…
Sevgiyle…
Kaynaklar
- Immanuel Kant. (1999). Pratik Usun Eleştirisi. Yayınevi: Say Yayınları. sf: 244.
- Friedrich Engels, et al. (2024). Felsefe Üzerine (Diyalektik Ve Tarihi Materyalizm). Yayınevi: Yar Yayınları. sf: 350.