Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Bu soruya yönlendirilmiş başka bir sorudan geldiniz: Neden renkler cinsiyetlerle bağlantılı ?
7

Neden kadınlar pembe sever veya erkekler mavi sever gibi bir düşünce var?

Merhaba, aslında sorum daha çok bu algının tarihçesiyle ilgili, yani nasıl olmuş da pembe ve mavi olarak ayrım yapılmış neden mor veya turuncu değil neden bu şekilde ayrım yapılmış, nereden gelmiş de insanlar böyle bir düşünceye kapılmış? En başta bununla ilgili bir çalışma var mı ya da bu konu hakkında sizin düşünceleriniz neler?
2,356 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Ali Emir Orhan
Ali Emir Orhan
115K UP
Hemşire yardımcısı, yerli-yabancı kaynaklardan tıp okuru

Öncelikle bunun açık ve net tek nedeni endüstri ve serbest piyasanın gelişmesidir, tarih boyunca bu algı birçok defa değişmiş farklı renkler önerilmiş, renk dışında tasarım, şekil, keskin hatlar veyahut ufak farklar dahi cinsiyet kalıpları altında piyasaya sürülmüştür ve bu her zaman daha fazla ve çeşitli üretim ile para sermayesinin dönmesine, artmasına sebep olmuştur, tek renk ve stil yerine bu tarz çeşitlilik daha fazla üretime sebep olduğundan tercih edilmiştir ve toplum da çok kısa sürede bu kalıplara alışmış ve çocuklarda bu manipülasyondan etkilenmiştir Hong Kong'da beş ile yedi yaş arası 129 çocuk üzerinde renklerin cinsiyet kalıplarına maruz bırakılanlar ile böyle bir duruma maruz kalmayanlar olmak üzere ikiye ayrılmış ve mavi-pembe-yeşil-sarı renkli oyuncak ve kartlar sunulmuştur daha önceden renklerin cinsiyete özgü olduğu anlatılanlar çocuklar bu doğrultuda oyuncak ve kartları seçmiş ama böyle bir talimata maruz kalmayanlar diledikleri rengi tercih etmiştir, yani renklerin cinsiyete özgü olduğu çevremizden bize gelen talimatlar ile şekillenir lakin uzmanlar bu konuda uyarılarda bulunarak çocukların toplumsal cinsiyet etiketlerine bu uğurda gelişen renk uyumlarına maruz bırakılırsa erkek çocuklarının kız çocuklarından daha iyi performans gösterdikleri bir toplumsal cinsiyet farkı ortaya çıkabileceği, ailelerin toplumsal cinsiyete göre etiketlenmiş oyuncaklardan kaçınmalarını, renk ayrımlarını kaldırmalarını ve üreticilerin hem erkek hem de kız çocukları için geniş renk yelpazesinde oyuncaklar üretmelerini önermektedirler, bunun dışında aynı öneriyi oyuncaklar konusunda verenlerde vardır (bazı çalışmalar erkeklerin mekanik oyuncaklara çevresel faktöre bakılmaksızın yatkın olduğunu da söylemektedir) tarihsel süreç konusunda ise yine endüstriyel ve zamanın toplumun ihtiyaçları doğrultusunda renkler sürekli değişmiştir 1800'li yıllarda her iki cinsiyet içinde beyaz, 1900'lü yıllara gelindiğinde ise bilinenin tam tersi pembe rengin daha kararlı ve gücü temsil ettiği düşünüldüğünde erkeklere mavinin ise zarifliği ve hassas bir renk görülmesi nedeniyle kızlara yakıştırılması idi, 1940'lı zamanda ise bu kalıp tam tersine döndü çünkü pembe renkli oyuncakların kızların daha dikkatini çektiği ve aynı dikkatin kıyafetlerde de olacağı kanısına varıldı sebebi ne miydi tabii ki yine bu uğurda yapılan dış yönlendirme, algı oyunu ve kızlar pembe erkekler ise maviyi tercihi kısaca zorlandı, 1960-1980 arasında yaşanan feminizm,eşitlik hareketlerindeki artış sebebiyle bu piyasa biraz durgunlaşsa da 1980 sonrası sadece renk değil bu sefer birçok ufak fark da dahil olmak üzere geri döndü ve her geçen gün de bu gelişmekte ve farklı renklerin gelmesi yine an meselesi olabilir, çocukları toplumsal cinsiyet rollerine(bunları da yine başkaları belirliyor) göre yönlendirmek yerine yeteneklerimizi, ilgi alanlarımızın dünyaya geldiğimiz cinsiyetimiz ve cinsel yönelimlerimizin belirlemediği bilmek gereklidir, renkler üzerinde yapılan birçok çalışma olmak ile birlikte genel kanı, evet renklerin insan üzerinde etkisi olsa da bunların daha çok kişisel bir tercih olabileceğini göz önünde bulundurmak gerekir.

1,156 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Parents Dergisi. (19 Haziran 2020). Alındığı Tarih: 19 Haziran 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  2. Yazar Yok. Mor Psikoloji. (19 Haziran 2020). Alındığı Tarih: 19 Haziran 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close