Uygunluk?
Başımıza silah dayayıp “illaki o müzeye gidecek ve o sergiyi gezeceksiniz” diyen varsa, hiç kimse için uygun değildir.
Böyle bir şey yok ise uygundur. Çünkü adı üzerinde sanat… “Bir duygunun, tasarımın, güzelliğin vb. dışavurumunda, anlatımında kullanılan yöntemlerin tümü ve bu yöntemlerle ortaya konulan üstün yaratıcılık.” Beğeniriz beğenmeyiz sanat böyle bir şey.
Bu, eleştirmeyeceğimiz anlamına gelmez. Ancak eleştirimiz “neden var, neden sergileniyor” vb. sırf çıplaklık üzerinden olursa; bu hem bir hak değil hem de “neden olmasın” dendiği zaman verecek cevabımız olmaz.
Neticede çıplaklık veya genel tabiri ile cinsellik, biz dahil her canlının varoluşsal temeli. Ve bir varoluşsal temelin, hele ki doğurgan-yaratıcı bir cins (kadın) üzerinden sanatsal bir ilham kaynağı olması kadar olağan hiçbir şey olamaz.
Ancak buna rağmen, kadın bedeninin ve özellikle çıplaklık üzerinden, bir sanatsal mecranın da ötesinde ve geçmişten gelen bir kabulleniş ile “ticari bir meta”ya dönüşmüş olmayacağı anlamına da gelmez.
Bu konunun da tartışılacağı mecra ve zaman ayrıdır. Serginin kendisini değil de bu sergiye vesile olan toplumsal alt yapıyı oluşturan ardılları da ancak serginin sanatçısı ile uzun bir sohbetten sonra öğrenebiliriz ve eleştirimizi yöneltebiliriz.
Sonucunda farkında olunmadan kadın bedeninin metalaşmasına vesile olunmuş da olabilir, hayati bir önem arz eden “bedenimiz kimsenin malı değil” çıkışına cesurca bir pratik de. Özellikle kadına yönelik şiddete ve kadın cinayetlerine yönelik dikkat çekme amaçlı. Ve daha bilmediğimiz bir sürü neden.
Afrika’da her gün sırf bir dilim ekmek bulamadığı için ölen binlerce çocuğun feryadı; kulakları ve vicdanları sağır bir dünyaya, şehrin göbeğinde çırılçıplak yürünerek de gösterilebilir, gösterilmiştir de… Ve nicesi… Bazen bu gibi kulak, göz, dil ve vicdan açma yöntemlerini sanat üstlenir. Buna çıplaklık dahil.
Kanımca; sanatı ve sanatçıyı rahat bırakıp, sokakta kol kola tutuşanları (aşkı-sevgiyi) taşa tutup, aynı sokakta bir birini doğrayana( nefrete ve şiddete) perdesini kapatanlara yönelsek dünyamız bugünkünden çok daha huzurlu ve mutlu olacak…Sevgiyle...