doğuştan gelen bir agresiflik ya da davranış bozukluğu yoksa, yani sağlıklı normal bir insandan bahsediyorsak eğer kötülük yapmaya itilir, kötü doğmaz.
insan denilen varlık doğduğu zaman çevresini öğrenmeye ve çevresinden gördüklerini taklit etmek üzerine programlanmıştır. bir çocuk bir bebek kendi kendini eğitemez, çevresinden öğrenir. doğduğu günden beri sadece şiddeti öğrenen biri, nefreti sevgi zanneder. Charles Milles Manson'u hatırlayalım, annesi hayat kadınıydı ve daha Charles küçükken hapise girmişti. Charles ise sokakta hırsızlık ve serserilik yaparak gençliğinde hayatta kalmayı başarmıştır çünkü başka seçeneği yoktu. haliyle bir suç makinesine dönüştü.
bir de şöyle bir gerçek var, parasızlık bütün kötülüklerin ansıdır. bir insan hayatta kalmaya programlanmıştır. yani onu aç bırakırsan, eğitimsiz bırakırsan, sevgisiz bırakırsan çevresine saldırmaya başlaması tipik bir insan davranışıdır. zengin ülkelerde huzur, fakir ülkelerde ise suç ve suistimal vardır. mesela çok uzağa gitmeyelim Venezuella 2012 seçimlerinden sonra baş gösteren ekonomik kriz çıkınca suç oranları inanılmaz derece de arttı. insanlar aynı kişiler, kimse kısa sürede u dönüşü yapıp suçluyo dönüşmez. u dönüşü yapan şey çevre şartlarıydı.
işkenceciye dönüşmek için, işkence görmek gerekir. düşünüyorum da acaba 1. Dünya Savaşından sonra Almanya ya bu kadar borç yığınına dönüştürülüp aşağılanmasaydı acaba Naziler gene iktidara gelebilir miydi diye? bunun cevabını vermek çok zor. bence gelemeyebilirdi, gelseydi bile bu kadar popülaritesi fazla olmazdı.