NOT ALARAK…( Önce sorulara cevap vererek)
İster bir kitap ister aynı anda birçok ve farklı alanda kitap fark etmez. Kimileri kitap okurken sadece tek bir şeye odaklanmayı kimileri ise farklı alanlar arasında bağ kurmayı önemser. Buna karar verecek olan sizsiniz.
Kitap okumak her şeyden önce bir zevke dönüşmüyor ise o kitabı okumayı sürdürmek de bitirmek de büyük bir ıstıraba dönüşebiliyor.
Bana kalırsa öncelikli olarak ne istediğimiz, istediklerimizin öncelik sırasının ne ve nasıl olacağı konularında netleşmek lazım.
Bir şeyleri öğrenmek ve onun üzerinden yaşamımızı yeniden kurgulamak mı, yoksa sadece ne kadar çok şey biliyor densin diye mi okuyoruz? Bence kendimize sorup cevabını vermemiz gereken ilk soru bu.
Zaten bu soruya vereceğimiz cevap neyi, ne zaman, nasıl ve neden yapmamız, okumamız gerektiği konusunda bize yeterince yol gösterici olacaktır kanısındayım.
Evrim ve Atatürk, hem birbirinden çok farklı alanlar (biyoloji ve tarih gibi) hem de birçok ara disiplinde ortaklaştırılabilecek alanlar (Tarih, antroploji, arkeoloji, epistemoloji gibi.)
Dolayısı ile okuduğumuz kitabı hangi gerekçe ve hedefle okuduğumuz, hangi kitapları tek başına, hangi kitapları diğer kitaplarla okuyabileceğimiz bilgisini bizlere az çok verir.
Fakat hangi okuma şekline karar verirsek verelim, soracağımız ilk soru: Kitap okuma niyetimiz ile gerçekten hakikati öğrenmek ve bu hakikate uygun bir konumlanış takınmak derdimiz var mı, yok mu?
Cevap evet ise; her koşulda not almak ilk başlangıçta muazzam bir “yolun neresindeyim” hesabı yaptırır. Bu hesap, eksik olanın tespitinde ve nasıl giderileceği konusunda, bu tarz okumanın işe yarayıp yaramadığında ve hatta okunanın işe yarayıp yaramayacağı, gerçekten bir ihtiyaç olup olmadığı konusunda da inanılmaz bir kılavuzluk işlevi görecektir.
Geriye tek şey kalır. Üşenmemek, ertelememek, vazgeçmemek… Umarım bir katkısı olmuştur. (İşe yaramış deneyimlere dayalıdır, bilimsel ve genel bir gerçeklik iddiası yoktur.) Sevgiyle…