İlk olarak, insanlar duygu tarafından yönlendirilen ve akıl tarafından yönetilen hisseden, düşünen yaratıklardır. İnsanlar kendilerini rasyonel varlıklar olarak hayal etseler de, özünde duygusaldır. Bu, verdiğimiz kararların çoğunu duygunun yönlendirdiği anlamına gelir. Duygular özneldir. Duygusal kararlarla ilgili öngörülebilir tek şey, mantıksız olacaklarıdır.
Çikolata mı çilek mi? Yaşam ya da ölüm mü? Beynimizin bize en iyi şekilde rehberlik etmesi için yıllar içinde geliştirdiği zihinsel kısayollara güvenerek bazı seçimleri hızlı ve otomatik olarak yaparız. Maksimize etmeye karşı tatmin edici, hızlı düşünmeye karşı yavaş düşünme gibi stratejileri ve risk toleransı ve aşırı seçim yükü gibi faktörleri anlamak daha iyi sonuçlara yol açabilir.
Bir karar verirken, önyargılardan, akıldan, duygulardan ve hatıralardan etkilenen zihinsel süreçler aracılığıyla fikirler oluşturur ve eylemler seçeriz. Basit karar verme eylemi, özgür irademiz olduğu fikrini destekler. Seçimimizin faydalarını ve maliyetlerini tartıyoruz ve sonra sonuçlarla başa çıkıyoruz. Eksik veya yarım bilgiler, acil teslim tarihleri ve sınırlı fiziksel veya duygusal kaynaklar, iyi kararlar verme yeteneğini sınırlayan faktörlerdir.
Aslında kararı veren yine beynimiz oluyor. Ancak seçimlerimizi başka faktörler de etkiliyor: Örneğin, seçimimizi yapacağımız o konuyla ilgili bir anımız, ya da işimize daha çok yarayacak olduğunu düşündüğümüz seçenek.
Kaynaklar
- Bilinmiyor. Decision Making. (22 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2022. Alındığı Yer: Psychology Today | Arşiv Bağlantısı