Öncelikle, müzik tercihlerinin son derece öznel olduğunu ve kişiden kişiye değişebileceğini belirtmek önemlidir. Bu nedenle, bir kişinin "steril" veya "zengin olmayan" olarak gördüğü şey başka bir kişi için aynı olmayabilir.
Bununla birlikte, bazı çalışmalar tekrarlayan ve basit müzikal yapıların bazı bireyler için daha çekici olabileceğini çünkü bunların işlenmesinin ve hatırlanmasının daha kolay olduğunu öne sürmektedir. Örneğin araştırmalar, öngörülebilir kalıplara ve yapılara sahip müzik dinlerken beynin ödül merkezlerinin harekete geçtiğini göstermiştir.
Ayrıca, endüstriyel müzik gibi belirli müzik türleri, distorsiyon, ağır perküsyon ve diğer alışılmadık seslerin kullanımıyla aktarılan ham enerji ve duygudan hoşlanan dinleyicilere hitap edebilir. Bu unsurlar bazı dinleyiciler için bir yoğunluk ve heyecan hissi yaratabilir. Bir üstte paragraf ile birlikte ele alındığında, bu durumun aynı ilkel toplumlardaki şaman törenlerine, voodoo geleneklerine ve benzeri ritüeller ile çok yakın ilişkili olduğu çıkarımı yapılabilir. Sürekli ve tekdüze tekrar eden perküsyon ritimleri hala bir meditasyon aracı olarak kullanılıyor.
Öte yandan, klasik müzik daha karmaşık ve zorlu olarak algılanabilir, daha aktif dinleme ve detaylara dikkat etmeyi gerektirir. Bu durum, daha pasif bir şekilde dinlenebilecek müziği tercih eden bazı kişiler için itici bir unsur olabilir.
Belirli müzik türlerinin popülerliğinin kültürel ve toplumsal faktörlerden de etkilenebileceğini belirtmek gerekir. Örneğin, belirli türler sosyal ve tarihsel bağlamlar nedeniyle belirli zaman dilimlerinde veya belirli bölgelerde popüler hale gelebilir.
Sonuç olarak, insanların neden belirli müzik türlerini diğerlerine tercih ettiğine dair herkese uyan tek bir cevap yoktur. Müzik tercihleri son derece kişiseldir ve bilişsel süreç, duygusal tepki ve kültürel bağlam dahil olmak üzere çeşitli faktörlerden etkilenebilir.