Sanmam…
Hiç bir insan bu kadar saf bir kötülüğün rolüne dahi bürünemez!
Özel ve özellikle zihinsel bir problemi olmadığı sürece hiçbir insan saf kötü olamaz.
Bir katil bile çocuğunun başını sevgiyle okşar, sırılsıklam aşık olur, yemekten haz alır ve sevgi ve saygı temelli bir aidiyet besler velev ki mensubu olduğu suç çetesi de olsa.
Örnekleri çoğaltabiliriz...
Fakat hiç bir örnek, hatta görev, adanmışlık ya da meşrulaştırma üzerinden icra edilen kötülük, icra edenin tüm yaşamının yegane amacı ve aracı olamaz.
Nihilizm hiççilik temelinde olumlu ve olumsuz hiç bir şeyi insana yüklemez doğrudur.
Fakat ondan bağımsız olarak da ve özellikle insan davranışına yönelik “ya öyle ya böyle” şeklinde nitel ve “ya hep ya hiç” şeklinde nicel bir değerlendirme akla yatkın değil ve yapamayız.
Bir insan saf kötü olduğu için mi kötülük yapar yahut kötülüğü bir görev edindiği yahut görevlendirildiği için mi hep kötülük yapar ifadeleri için de toptancı ve nicel olarak “ya hep ya hiç” içerikli bir sonuca varamayız.
Kimilerinde her ne kadar ibre buna yönelik olsa da bu genelleme insanın gerek genetik- biyolojik gerekse sosyo- politik doğası ile örtüşmez. Çünkü türümüzün doğası ortaklaşmacı zorunluluktan dolayı iyi de olmak zorundadır.
Tümden kötünün hiç bir toplumsal alanda uzun süre varlığını sürdürme şansı yoktur velev ki kötülüğün karşıtı olan iyilik, salt tüm kötülerin kendi aralarında kurduğu "iyi" ortaklıklarla sınırlı da olsa.
İlk başta ifade ettiğimiz " bir katil bile işleyeceği cinayeti önce kendi kafasında meşrulaştırır" ve " bir katil bile çocuğunun başını sevgi ile okşayabilir" örneklerinde olduğu gibi. Sevgiyle...