Sorunuzu zıttıyla düşünelim. Şimdi olandan ne farklı olsaydı herşey anlamlı olurdu. Mesela Sonsuz yaşamak mı??
Bilinç yapı ve işleyişimiz dolayısıyla bazı şeyler bize doyumsuz gelebilir. Ama bu yoksunluk halinde yani o şeye sahip olmadığımız da geçerlidir. Tam aksine o şeye eriştiğimiz veya sahip olduğumuzda ise o şeye duyarsızlaşacağımız bir süre sonraysa hiç farkında olmayacağımız için doyumsuz gelen şey de anlamını yitirecektir. Bu nedenle bilinç durumumuz kendisi için 'yok' olanı 'var' kılar, tersine kendisi için 'var' olanı bir müddet sonra 'yok' kılar. Bu da herşeyin yoksunluk halinde anlamlı olmasına neden olur. İlginçtir ki evren de buna göre dizayna sahiptir. Anlam üreten zihinlerimiz için bize bu anlamı sunar. Öyle ya anlamda evrende var oldu ondan ayrı ve bağımsız bir olgu değildir. Evrene dönüp bakalım onda bir çatlak, boşluk, çelişki veya tutarsızlık görüyor muyuz. Herşey çok istikrarlı ve kendi içinde tutarlı. Tutarlılık mantığı beklentisini biz yaratmıyoruz veya yaratıyor olsak da bunun evrende karşılığını buluyoruz. Tutarlılık beklentimizi herşeyde olduğu gibi evreni deneyimleyerek ediniyoruz. Bu anlamda sahip olduğumuz tutarlılığı ve buna dair beklentiyi bize evren armağan etti zaten. Tüm anlamları da evren doğurdu. Bizler evrenden bağımsız veya soyut düşündüğümüzü zannetsek de bize herşeyi evren öğretti. Öğrendiğimiz herşey evrenin sunduğu şeyler. Durum buyken hala evren veya hayat anlamsız diyecek olan kişi var mı? Varsa kendisini gözden geçirmeli. Anlam gibi anlam arayışını da bize herşey gibi evren bahsetti bilinç vererek. Kendisini evrenden bağımsız düşünüyor sananlar metafizik icindelerdir. Asıl metaryaliz ve pozitivizm düşüncesinde olan kişi evreni, düşüncesinin kökenlerini evrenden bağımsız görmemeli. Görüyorsa kendisini ayrıksı bir yere koyarak düşüncesinin metafizik olduğunu kabul ediyor demektir. Ama ne gariptir ki bu kişiler genelde kendisinin materyalist olduğunu, düşüncesini maddeyle açıklayabileceğini ifade ederler. Materyalist birisinin ilk kabul edeceği şey düşünebilmesinin evrenin ürünü olduğu ve düşündüklerinin kökenlerinin evrene dayandığı olmalıdır.