Kaz yavruları dünyaya gözlerini açtıkları ilk anlarda ilk gördükleri hareketli nesneyi veya canlıyı anneleri olarak zihinlerine damgalar veya mühürlerler. Söz konusu zihinlerimiz olunca kritik erken evrelerde benzer eşleşmeler veya anlam yüklemeler güçlü bir şekilde kurulur. Psikolojideki 'çocukluğa inelim' jargonunun da asıl nedeni budur. Fetişlerde bu gibi erken evre deneyimleri veya imgelemeleri ile alakalıdır. Bir şey zihninizde cinsel çağrışım ve anlam yaratabilir ve tetikleyici olabilir. Üstelik zihinlerimizin algılarımız gibi tamamlama özelliği vardır. Herhangi bir tetikleyici unsur o şeyle alakalı kurguları da birlikte oluşturmasını sağlar.
Örnek vermek gerekirse bir ayak fetişi olan kişinin çocukluk döneminde kritik bir evrede ayağının emilmiş olması ayağına dair sinirsel imgeleme yapması konusunda zihninde güçlü bir bağ oluşturabilir. Böyle bir durumda ilerki yaşlarda bu fetişin gelişmesi mümkün olabilir. Genellikle cinsel fantaziler kişiden kişiye değişir. Ancak bunun nedeni o kişinin zihinsel/bedensel (sinirsel) imgelemesinin o fantaziyle ilgili güçlü kurulabilmesidir. Yine bir kişi kendisi ayağına tek yönlü fetiş olmak zorunda değildir. Çünkü başkasının ayağını örneğin emerken de zihni kendi bedenine aynı güçlü imgelemeyi yansıtabileceginden bunu başkasına yapmaktan da keyif alabilecektir. Söz konusu cinsellik olunca bu iki yönlülük hep vardır. Partnere yapılan ve kişinin kendisini etkileyen herşey aslında kişinin kendi bedenine güçlü yansıtabildiği sinirsel imgelemelere dayanır. Örneğin birisinin özel bir bölgesine dokunmaktaki etkileyicilikte kişinin kendi beden şemasına bunu güçlü yansıtabilmesi ile ilişkilidir.