Zemin, Temel ve İnşa…
Felsefenin üç sac ayağıdır. Aynı zamanda felsefenin neye vesile olacağı ve yaşama nasıl hizmet edeceği de bu üç sac ayağına bağlıdır. Bu sac ayaklarından biri veya bir kaçı dengeyi bozduğu anda, felsefenin bizi haşamat etmesi ve en umulmadık alanlara savurması işten bile değil…
Çünkü felsefe sadece aklı sevgisi üzerinden bir akıl yürütme değildir. Felsefe, bir yaşam kurgusudur ve bu yaşama kaynaklık edecek yegane kılavuz kaptandır.
Bu nedenle inşa olacağı zeminin kendisi son derece önemlidir. Ki o zeminin sağlamlığının yegane ölçütü, aklın sevgisine teklifsiz kucak açacak olan aklın özgürlüğüne bağlıdır. Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilme cesaretine sahip aklın…
İkinci aşama temeldir. Temelin temel kriterleri de takdir edersiniz ki bilgiye dayanır ve bu bilginin mutlaklığı reddeden fakat bir o kadar da yaşamda sınanabilirliğinden korkmayan cesaretine ve çok yönlülüğüne…
Üçüncü aşama ise inşadır. İnşanın temel ölçüsü ise, eleştiri ve özeleştiri mekanizmasının her koşulda işler olduğu ve her durakta yolun neresindeyiz sorusuna hesapsız cevap verilebildiği, seçici olunabildiği ve bu seçiciliğin herkesçe nesnel olarak sınanabildiği bir süreci ifade eder.
Soruya özel ve özetle:
***Yaşama ve yaşamın nedenselliğine dair bir görüşümüz olmalı…
***Bu görüşü destekleyen ve desteklemeyen tüm felsefi yaklaşımlar bilinmeli…
*** Artımız bize, eksimiz giderilmek üzere hanemize yazılmalı ve en baştaki görüşümüz bu temelde yeniden revize edilmeli…
*** Değişmeyen tek şeyin değişim olduğu ve felsefenin esasında akıl sevgisinden ve ona duyulan hürmetin ifadesinden başka bir şey olmadığı gerçeğinden yola çıkarak ve gerektiğinde her yeni araştırmamızda ve her yeni bir şey öğrendiğimizde ve yine gerektiğinde kendimize de format atacak kadar cesur olunmalıdır…
Çünkü felsefe en azgın deryadır ve bu deryada yüzebilecek donanımımız yok ise boğulmamız kaçınılmazdır. Fakat onunla savaşmayı değil de uzlaşmayı , rip akıntısına direnmek yerine, onun dinamiklerini kavrayıp ona göre konumlanmayı bilen için bir o kadar muazzam bir cevherdir, bizi zamanda yolculuğa çıkaracak denli ... Sevgiyle…