Görünüşte canlılar zamanla daha karmaşıklaşıyor: tek hücreliden çok hücreliye, sürüngenden memeliye, maymundan insana… Bu çizgi, sanki evrimin “ileriye”, hatta “mükemmel”e gittiğini düşündürüyor. Ama gerçek şu ki: evrim, bir hedefe doğru gitmez. O bir mühendis değil, bir heykeltıraş da değil. Evrim, yalnızca şu anda işe yarayanı seçer. Bazı canlılar evrimle daha karmaşık hale geldi, evet. Ama bakın: bakteriler milyarlarca yıldır neredeyse hiç değişmedi. Çünkü onlar zaten ortamlarına mükemmel uyum sağladı. Karmaşıklık bazen avantajdır, bazen yük. Yani evrim bir “gelişim” değil, bir uyum sürecidir. Ne ileri ne geri… Sadece şimdi ve burada işe yarayan kalır. İnsan olarak biz, evrimi “ilerleme” gibi okuma eğilimindeyiz — çünkü kendimizi “zirve” gibi görmek istiyoruz. Oysa evrimde zirve yoktur. Sadece sonsuz bir dallanma vardır.
Ve belki de en çarpıcısı şu: Evrim ilerlemez. Ama yaşam, hep yeni yollar bulur. İşte gerçek mucize budur.