Ahlak, erdem ve merhamet gibi kavramlar gerçek değildir. Bunları biz insanlar oluşturmuştur ama topluluk halinde yaşayan insanlar için bu kavramlar bence vaz geçilmezdir. Bu kavramların birer insan uydurması olduğu, insan dışındaki varlıklar için bir ahlak olmadığı, ahlakı belirleyen bir otoritenin de olmadığını görmekteyiz. Ahlakın sanal bir kavram olması onu görmezden gelmemiz gerektiği anlamına gelmez. Evet, biz hayvanız ve hayvani içgüdülere de sahibiz ama bu iç güdülerden vaz geçmek zorunda değiliz. Örneğin seks de üremek için olan ve gen aktarmaya yarayan bir olaydır ama nerdeyse herkes bu hayvani olguyu bildiği halde seks yapar çünkü bizlerin bilime ve öte bakış açılarına sahip olmamız birer hayvan olduğumuz ve hayvansal iç güdüleri terk etmemiz gerektiği iddiasını doğrulamaz.
Ahlak kelimesine bir çok anlam yüklenmiştir. Kimi dinin gerçeklerine göre yaşamayı bir ahlak kaidesi olarak görürken kimi ahlaklı ve erdemli bir hayatı mutluluğun yegane kaynağı olarak görmüştür. Bence ahlak dediğimiz şey gayet bireyseldir. Kendi ahlak kurallarımızı kendimiz oluşturmalıyız ve bu kuralları oluştururken göze alıcağımız gerçekler ahlakın insan topluluklarının toplu biçimde yasamasını kolaylaştıran bir ara unsur olduğu olmalı. İnsanın empati yeteceğinin ve başkaları gibi düşünebilme yetisinin sosyal toplumların ve modern insanın temeli olduğunu da unutmamamız gerekir.
Demek istediğim: bilimsel olarak sadeleştirdiğimizde mantıksız görünen olaylar, insan ilişkileri ve toplumlar çerçevesinden bakıldığında oldukça karmaşık, kaotik olabilir. İnsanlığa uzaktan bakıldığında ''zayıf oldukları için elendiler.'' gibi görünse de insan ve sosyal perspektiften bakıldığında olay çok daha derindir. Bizler dezavantajlı gruplara, hastalara hizmetler sağlamalı onları korumalıyız ve çoğu kez insanların hayatlarında gülümsemeler bırakmalıyız. Benim erdem anlayışıma göre bu böyle. Hiçbir inanca bağlı kalmasam da, bence ahlaklı bir hayat mutlu bir hayattır çünkü daha önce de dediğim gibi insanı var oluşumuzu dışlamamalıyız. Son bir örnek vermek istiyorum: Sevgi bakıldığında birkaç hormondur ama insan perspektifinde bu oldukça karmaşık olaylara ve durumlara neden olur. Bilimsel olarak birkaç hormon olduğunu bildiğimiz sevgiden vaz geçemeyiz. O yüzden ölülerimize ağlamalıyız.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Lacivert Dergi. (6 Ocak 2020). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı