Dil ilk oluşurken insanların anlamlı homurtularıyla ve varlıkların çıkardıkları sesleri taklit etmesiyle, jest ve mimiklerle oluştu. (Şırrrr, çıtt, ÇAT! gümgüm, hrrrr, möö, fşşşfşşşşş...) Zamanla dil kendi doğal seyri içinde o dili konuşan toplumun kültürüne bağlı olarak gelişti. Dilin gelişimini kabaca özetleyecek olursak şöyle bir yol izlenebilir:
Ses ve görsel işaretlerle doğanın yansımaları ve taklitleri > Seslerin kelimelere dönüşmesi > Kelimelerin tabletler, duvarlar ve kağıtlar gibi cisimlerin üzerinde yazıya dökülmesi > Gramer ve fonetik kuralları oluştu.
Bu sebeple dünyanın ilk dili diye bir şey yoktur. Farklı coğrafyada yaşayan farklı insanlar, kendi kültürlerine uygun olarak konuştular. Bu sebeple yüzlerce farklı dil var. Yani dil 1 atadan evrimleşerek gelişip değişmedi, her zaman doğadaki nesneler insanlar tarafından farklı seslerle ve kelimelerle ifade edilmişti zaten.
Proto insan dili / ön insan dili gibi dilin kökeninin tek olduğu varsayımlar vardır, ancak ne tarihsel bir kanıtı vardır ne de dilbilim tarafından doğrulanmamıştır. Tek kökenli dil ile ilgili yapılan çalışmalar tahmin veya varsayımdan öteye gidememektedir.
Daha detaylı bilgi ve ileri okuma için bu kaynağı tavsiye ederim. [1]
Kaynaklar
- Caner KERİMOĞLU. Dilin Kökeni Arayişlari I: Dilin Kökeniyle İlgili Akademik Tartişmalar. Alındığı Tarih: 16 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Dergipark | Arşiv Bağlantısı