Deniz kabuğunun oluşumu, canlı tarafından yönetilen biyolojik bir süreçtir. Temelde kabuk, büyük oranda kalsiyum karbonat (CaCO3) minerali ile ona nazaran oldukça az oranda organik materyalden oluşan bileşik malzemedir. Bu organik ağ, çoğunlukla konkiolin gibi proteinlerden oluşur ve mineral kristallerini bir arada tutan bir harç görevi görerek kabuğa olağanüstü bir dayanıklılık ve esneklik kazandırır; aksi takdirde kabuk tebeşir gibi kırılgan olurdu.
Bu hassas yapının üretiminden sorumlu olan organ ise canlının vücudunu kaplayan mantodur. Manto; yumuşakçaların (Latin: Mollusca) sırt kısmındaki, sindirim, üreme ve hareket organlarını içine alan gövde duvarı olarak tanımlanan anatomik yapıdır.
Manto, öncelikle kabuğun büyüyeceği alana organik materyali salgılar. Ardından, sudan aldığı kalsiyum ve karbonatı bu alanda kullanır. Bu kontrol, malzemenin sadece organik materyal üzerinde ve istenen kristal yapıda (genellikle dışta Kalsit, içte ise sedefi oluşturan Aragonit formunda) çökelmesini sağlar. Bu süreç, katman üstüne katman eklenerek canlının yaşamı boyunca kabuğun hem genişlemesini hem de kalınlaşmasını mümkün kılar.[1]