Merhabalar,
Ben 12 yaşındayım ve bende yabancı dillerde zorlanıyorum hatta tüm notlarım 90 üstüyken sadece İngilizce yüzünden sınıfta kalacaktım fakat ikinci dönem yükseltmeyi başardım çünkü İngilizce bilim videoları izlemeye başladım.Star trek diye bir dizi var onu ingilizce olarak izlemeye başladım her işleyişten sonradan Türkçelerini de izledim,Anlamadım kelimelerin anlamlarına baktım ben böyle yaparak İngilizce notumu 30 dan 80’e çıkardım ve bu büyük bir rakam.Bu yöntem size etkili olmazsa bazı ingilizce cümleleri ve anlamlarını beşer kere yazmayı deneyip hafızanızda tutabilirsiniz.Öğrenmek istediğiniz dili hayatınız bir parçası haline getirmelisiniz.Öğrenmek istediğiniz dili hayatınız bir parçası haline getirmelisinizBu yöntemleri tekrar etmeniz belki işe yarayabilir;.
Küçük bir not defteri edinin. Gün içerisinde öğrendiğiniz kelimeleri, öğrenmek istediğiniz kelimeleri ve cümle kalıplarını sürekli not edin. Unutmayın, dil öğrenmek bir süreç ve bu süreci eğlenceli hale getirmek sizin elinizde.
Her dil ait olduğu kültürün bir ürünüdür. Dolayısıyla o kültürü tanımak ve anlamaya çalışmak dil öğrenmede hevesinizi arttıracağı gibi, ifade kalıplarını da anlamanıza yardımcı olacaktır. Öğrenmek istediğiniz dilin konuşulduğu ülkeden dizileri, filmleri yine o dile ait altyazıyla izleyin. Bu sayede o dili konuşan insanların günlük hayatta, iletişim içerisinde verdikleri tepkileri analiz etme imkanınız olacak. Karakterlerin konuşmalarını taklit edin ve yakalayabildiğiniz cümleleri tekrar edin. Bu sayede ayna nöronlarınız harekete geçecek ve öğrenme süreciniz hızlanacak.
Not defterinize günlük birer cümle ile o dile ait önemli kişilerden alıntılar yazabilirsiniz. Bu, bir yandan motivasyonunuzu arttırırken diğer yandan da sizi kültürel anlamda geliştirebilir. Örneğin psikolojiyle ilgilenen ve Almanca öğrenen biri her gün not defterine Albert Einstein ’dan birer Almanca alıntı cümlesi yazabilir.
O dilde söylenen şarkıları dinleyin. Sözlerini ezberlemeye çalışın. Bu sayede öğreniyor olduğunuz dili işitsel olarak desteklerken, aynı zamanda yeni kelimeler öğrenmiş olursunuz.10. Mümkünse o dilin konuşulduğu ülkeyi ziyaret edin. Yeni bir dil öğrendiğimizde belleğimizde bu dille alakalı yeni bir dosya açıldığını hayal edin. Belleğimizde ana dilimize ait dosyanın kapladığı alan, yeni öğrendiğimiz dile ait dosyanın kapladığı alana göre çok daha büyüktür. Düşünmeye başladığımızda bu boyutu büyük olan dosya dominant çıkar ve böylece düşünme anadilde gerçekleşmiş olur. Bu sebeple birisi bize İngilizce bir şey söylediğinde anlarız. Cevap vermek için anadil ile düşünürüz. Sonra bu düşündüğümüz cümleleri İngilizce’ye çevirmeye kalkarız. Bunun önüne geçmek için yeni öğrendiğimiz dilde kendimizi ifade edebilecek daha çok kalıp öğrenmeliyiz. Yeni öğrendiğimiz dil için açılan dosyanın boyutunu ne kadar büyütebilirsek o dilde düşünmek o kadar mümkün olur. Bunun için de o dilin konuşulduğu ülkede vakit geçirmek öğrenme sürecinde önemli bir etkiye sahiptir. Günlük hayatta, sokakta, markette o dili konuşan insanların içinde bulunmak doğal öğrenme sürecini hızlandıracak ve beynimiz kendiliğinden duyduğu bu kalıpları algılamaya, ayrıştırmaya ve anlamlandırmaya başlayacaktır.
Yeni öğrendiğiniz dili hobilerinizin bir parçası yapın. Yemek yapmayı seviyorsanız, haftada bir kez internetten o dilde yazılmış bir tarif bulun. Bu sayede yeni ve farklı alanda kelimeler öğrenmiş olacaksınız. Futbol maçı izlemeyi seviyorsanız, maçları o dilin konuşulduğu ülke kanalından izleyin.
Ana dili, öğrenmek istediğiniz dil olan insanlarla iletişime geçin. Yardımcı olamadıysam özür dilerim.Elimden geldiğince katkıda bulunmayı denedim.Sana dil öğrenmede başarılar.Başarabileceğine inanıyorum.Ha! Bide unutmadan dualingo diye bir uygulama var belki o yardımcı olabilir mesela çalışmadığın zaman kuş ağlıyor ve kardeşim kuşa üzülüyor ve kuşun ağlamaması için İngiliz’e çalışıyor dili genişledi.😂.belki size de bir faydası olur.İyi şanslar, Bilimle kalın…