Işık hızında hareket eden parçacıklar aynı zamanda elektromanyetik dalgalar halinde hareket etmek zorundadır. Bu dalgaların oluşabilmesi için elektrik yüklü parçacığın hareket kazanması gerekir, hareket ile birlikte elektrik alanı zaten var olan parçacık manyetik alan yaratacaktır. Manyetik alan tekrar elektrik alanı yaratacak ve iki olgu sürekli olarak birbirlerini besleyecektir.
Fotonların durumu yüklü parçacıklardan biraz farklıdır, çünkü yükü yoktur, fakat ilk oluştuğu anda uzayda veya yıldızın merkezinde değişen bir elektrik alanı veya manyetik alan söz konusudur. Fotonların ilk ortaya çıkmasına neden olan bir kaç durum vardır: Bir yük üzerine kuvvet uygulanıp ivmelendirildiğinde, uyarılmış bir atomun etrafındaki elektronlar veya yüksek enerji seviyesinden düşük enerji seviyesine geçerken. Tüm durumlarda iki enerji seviyesi arasındaki farka eşit veya kaybolan göreli kütle miktarınca, enerjiye sahip fotonlar saçılır. Burada hemen aklımıza E=mc2 gelmeli, bu kısımda m'yi göreli kütle olarak düşünmeliyiz. Yıldızların merkezinde hidrojen protonlarının kaynaşması ile kaybolan göreli kütlenin ışık hızının karesi ile çarpılması miktarınca enerji açığa çıkar. İşte bu enerji fotonlar olarak uzaya saçılır.
Açıklanan tüm yöntemlerde değişen bir elektrik alanı söz konusudur ve ışık kaynağından çıkarken bu etki ile ışık hızında hareket eder. [1]
Kaynaklar
-
Ç. M. Bakırcı, et al. Foton Nedir? Güneş'ten Gözünüze Bir Fotonun Yolculuğu!. (3 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 13 Kasım 2023. Alındığı Yer: Evrim Ağacı
| Arşiv Bağlantısı