Eğer yerleşik kabullerimiz ve mutlak olmayan şeyleri mutlak olarak algılamamız düşüncelerimize prangalar vuruyorsa bu durumda sorgulamaya duru olarak ve sıfırdan başlayan bir zihnin yerleşik kabulde olan zihne göre avanajli olduğunu söyleyebiliriz. Bu açıdan sorgulanmadan mutlak kabul edilmiş bilgilerin yerleştiği ve bu bilgileri kullanan zihnin bilgisizlik karşısında dezavantajlı duruma düştüğü durumların olduğundan bahsedebiliriz.
Ancak elbette bu durum her zmaan böyle değildir. Zaten sorunun kaynağı bilgi yada bilgisizlik değil, esas kaynağı esasen derin bir sorgulama yapıp yapmamak ve neleri sorgulayıp sorgulamadığımız noktasında toplanır. İnsana düşen şey bence her ihtimale bu nedenle zihnindeki her yerleşik kabulü ve bilgiyi yerine göre sorgulamak olmalıdır. Aksi halde ilk düğmenin yanlış iliklenmesine benzer şekilde sonraki düşünceler de yanlış temeller üzerine kurulu bir düşünce sistemi oluşmasına neden olacaktır.