Her birey kendi duvarını örer ve kendini o alanın içinde güvende hisseder. Duvarlarımızı örerken en önemli motivasyonumuz korkularımızdır. Bireyler, bu korkular üzerine inşa ettiği duvarları yıkmaya çalışan dış etmenlere karşı argümanlar geliştirir ve üzerine gidildikçe bunlara daha çok sarılır.
Bilim, inançların öğretileri ile zaman zaman ters düşer (evrim-yaradılış, akıl ilmi-vahiy ilmi, sorgulama-kabullenme, modern hukuk-ilahi hukuk, bilim felsefesi-inanç felsefesi v.b.). Pek çok kişi için bunları tartışmak veya işitmek bile duvarlarına yapılan bir saldırı olarak algılanır. Ortada ikna edici, reddedilemez delillerin olması bir şey ifade etmez ve görmezden gelinir.
Akıl ilmini kötüleyen insanlar ile mücadele içine girmenizin pek bir anlamı yoktur. Kişi kendi duvarlarını yıkmadığı sürece, sizin o duvarları yıkmanız mümkün değildir.[1]
Kaynaklar
- Prof.Dr. Atıl Bulu. Bilim Ve Din. Alındığı Tarih: 2 Nisan 2023. Alındığı Yer: itu | Arşiv Bağlantısı