Atatürk neden alkol içerdi?

Herhangi bir şeyle başa çıkmak için içen kişilerin alkol kullanım bozukluğu geliştirme olasılığı daha yüksektir.Bunun nedeni muhtemelen insanların, zorlukları yönetmek için daha etkili uzun vadeli çözümler aramak yerine, altta yatan sorunlarla başa çıkmak için alkol kullanmasıdır.Başa çıkmak için içerek, altta yatan sorun(lar)la uğraşmaktan kaçınırsınız ve alkol kullanımınız, örneğin aile ve arkadaşlarla olan ilişkilere müdahale ederek sorunları daha da kötüleştirebilir.^[1]

Peki nasıl bırakabilirsiniz?

-Bir uzmandan profesyonel yardım alın.Bu konuyla ilgili psikolojide Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemi oldukça yaygın olarak biliniyor. Profesyonel yardım almak alkolu bırakmanın en etkili,hızlı ve güvenilir yöntemi olarak kabul ediliyor.

-Sizi alkol tüketmeğe iten problemleri ortaya çıkarın ve onlarla baş etme yöntemleri geliştirmeye çalışın. Çoğunlukla problemlerin çözülmeyerek yığılması,sonra ise o yığından kaçma isteği bizi alkol tüketmeğe itebiliyor,sorunun tam olarak ne olmasının belirlenmesi sizi çözüme daha çok yaklaştıracaktır. Baş etme yöntemleri kişiden kişiye değişmekle birlikte meditasyon gibi etkili yöntemler sizin için iyi olabilir.

-Alkolu bırakan şahıslarla konuşarak onların tecrübelerinden yararlanabilirsiniz. (Bu yöntemlerin alkolu bırakma sürecinde size zarar vermeyeceğinden emin olun.) Uzmanlar tarafından verilen seminer veya benzeri tedbirlere katılmak da faydalı olabilir.

Sağlığı nedeniyle içmemesini isteyen Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak’a dediği:

“Haklısın, bunları ben de bilmez değilim çocuk. Fakat ne yapayım ki içmeye mecburum; kafam çok, ama beni rahatsız edecek kadar çok ve hızlı çalışıyor; vakit vakit onu uyuşturup biraz dinlenmek ihtiyacını duyuyorum… (Zihnim bir meseleye takılıyor, onu düşüne düşüne kafam şişiyor, uykum kaçıyor)… İçmediğim zamanlar uyuyamıyorum, ıstırap içinde bunalıyorum…”[4]

Gazi Mustafa Kemalin içki içmesi konusuna geldikte ise durum tamamen farklı. Dönemin ülke meseleleri çok ağır olmakla beraber,yaşadığı devirde psikoloji desteğin yetersiz(şimdikine nazaran) olması veya olduğu pozisyon itibariyle bu desteğe ulaşmasının zor olması,işiyle çok meşgul olduğu için vakit eksikliği ve bir çok farklı neden gösterilebilir(şahsi fikirlerimdir). Tabii ki,bu nedenleri saymakla içkinin bu yönde kullanılmasını savunmuyoruz lakin bu empati yaparak Gazi Mustafa Kemalin durumunu daha iyi anlamamıza yardım ediyor. Altta verdiğim alıntılarla Gazi Mustafa Kemalin içki hakkındaki düşüncelerinden de belli olduğu gibi kendisi içkinin bu yönde kullanılmasının taraftarı olmamıştır.

“…sağlığın korunması için, özellikle dimağın canlılığı, zihnin açıklığı için alkol almamalı”.^[3]

Tarih, 20 Eylül 1936'dır. A. Dilâçar'ın yazısından takip edelim:

"Yemek getirilmeden, tabak ve kadehlere de dokunulmadan önce, Atatürk masaya dirseklerini dayadı, parmaklarını bitiştirdi, sofradakileri şöyle bir süzdü. Toplantıya katılanların kimi adlarıyla, kimi de yalnız meslek sanlarıyla çağrılmışlardı. Sanla çağrılanların arasında Atatürk'ün tanımadığı genç kişiler de vardı. Bu durum karşısında Atatürk şu açıklamayı yapmayı uygun görüp ağırbaşlı bir tonla söze şöyle başladı:

...önümüzde içki kadehleri var.Aramızda, görüyorum, gençler de yer almıştır. Asıl onlara sesleniyorum. İçki bir iptiladır, ben 18 yaşımdan beri sofrada içki kullanırım, çok çalıştım; ama kendimi bu iptiladan kurtaramadım. Genç arkadaşlar, size vereceğim önemli öğütlerden biri şudur:Görevde iken sakın içki kullanmayınız,görev başında içilmez.^[2]

[5]