Altın oran doğada tabii ki var. Bu orana bazı ölçüleri uyan canlılar var, uymayan canlılar var. Uyan organları var, uymayan organları var. Mutlak bir kural elbette değil ama, yaygın olduğunu söyleyebileceğimiz kadar sıklıkla raslayabiliriz.
Altın oran elbette evrimsel olarak açıklanabilir. Kas-iskelet yapısının belli oranları enerji tasarrufu ve verimlilik sağlar. Kaldıraç sistemindeki ideal yük kolu/kuvvet kolu oranı en verimli mekaniği sağlayabilir ve bu doğal seçilimle yaygınlaşabilir. Bu yüz, parmak, kol, bacak kas ve kemikleri için geçerli olabilir. Aynı miktar enerjiyi daha verimli kullanan canlılar doğal seçilimle hayatta kalır ve bu özellik soylarına aktarılmış olur.
Sadece doğal seçilim değil, yapay seçilim ve eşeyli üreme de evrimi hızlandırır. Eşeyli üreme beğeni ve eş seçimine dayalıdır. Kadınların geniş kalçaları ve iri göğüsleri yapay seçilimle evrimleşmiştir. Tabii erkeğin de kas gelişimi tamamen yapay seçilimin sonucudur.
Altın oranın temelinde verimlilik ve estetiğin yatıyor olması son derece normaldir. İri meyveler, çok süt veren inekler hep yapay seçilimle üretilmiştir. Yabani armutu görseniz armut demezsiniz. Ceviz kadar, sert ve tatsızdır. Yapay seçilimle insanların beğendiği kıvama gelmiştir.
İnsan türünün hâlen bacak/gövde uzunluğu oranı beğeniye dayalı seçilim nedeniyle bacaklar lehine artmaktadır. Atalarımızın gövdeleri bacaklarına göre daha uzundu. Daha hayvansı görünümlü olan Neanderthal insanının, daha iri oluşuna rağmen nesli tükenmiştir.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Ateistforum. (19 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 19 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Khan Academy. (19 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 19 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı