İnanç ve bilimsel gerçekler söz konusu olduğunda yapabileceğiniz üç şey vardır.
- İnancınızın bilimsel gerçekler çeliştiğini düşündüğünüz için inancınızı değiştirirsiniz. Örneğin bir inanç "Yer çekimi yok." diyorsa bu açıkça saçmalıktır ve inancınızı değiştirirsiniz.
- İnancınızın bilimsel gerçeklerle çelişmediğini düşündüğünüz için bilimsel gerçekleri inancınıza göre yorumlayıp inancınızı değiştirmezsiniz.
- İnancınızın bilimsel gerçeklerle çeliştiğini düşünürsünüz ama inancınızı değiştirecek cesaretiniz olmadığı için bilimsel gerçeklerden kaçarsınız.
Dünyanın düz olduğunu yer çekimin olmadığını söyleyen veya başka bilimsel gerçeklerle çelişen birçok inanç var. Hepsinin Tanrı'sı kendinin gerçek olduğunu, söylediğine inanılmasının gerektiğini ve bunun bir sınav olduğunu söylüyor. Ama ortada onlarca bilim dalından ezici miktarda (Birkaç değil, onlarca değil, yüzlerce değil, binlerce değil, on bin, yüz bin bile değil. "Milyonlarca"nın ne kadar çok açıdan ne kadar sağlam ve ezici miktarda olduğunu düşünün.) kanıt ile bildiğimiz "gerçekler" var.
Bir hakim olduğunuzu düşünün, bir cinayet işleniyor. Az önce söylediğim milyonlarca farklı açıdan çok kapsamlı analizler yapılıyor. Defalarca ama defalarca. Milyonlarca da bağımsız kişi ile kontrol ediyorsunuz. Ama siz, "bunların hepsinin oyun olduğuna" inanıp suçluyu serbest bırakıyorsunuz. Bu, saçmalık.
İnancınızı nasıl seçersiniz? Sorgulayarak mı yoksa sadece atalarınız o inançta olduğu için mi?
Sorduğunuz soruda olan durumu savunanlar, "yer çekimin var olmadığını" savunan bir dinin olduğu bir bölgede doğmuş olsaydı yobazca "Yer çekimi yok, bu aslında Tanrı'nın oyunu!" diyeceklerdi. Yer çekiminin var olduğunu savunan bir inancın olduğu yerde doğmuş olsalardı onu savunacaklardı.
Böyle inanç olmaz, bu yobazlıktır ve gelenekçiliktir. Ayrıca inandığınız Tanrı'ya "yalancı ve kandırıkçı" demek pek hoş değil. İnananların bunu demek isteyeceğini sanmıyorum. :)
Peki inancınızı nasıl seçmelisiniz? Sorgulayarak, mantık ve bilim ile. Bilimden kaçarak değil. Çünkü bunu yapanlar gerçekleri bilmek değil, kandırılmak istiyor.