W. B. Cannon'ın adrenalinin "savaş ya da kaç" ile özdeşleştirilmesinden modern stres görüşlerine kadar, periferik fizyolojik uyarılmanın olumsuz görüşleri baskındır. Simpatik sinir sistemi (SSS) uyarılması anksiyete, nevrotizm, A Tipi kişilik, kardiyovasküler hastalık ve bağışıklık sistemi baskılanması ile ilişkilendirilir; hastalık duyarlılığı, uyum gerektiren yaşam olayları ile ilişkilidir. "Stres kontrolü" neredeyse uyarılma azaltımı ile eşanlamlı hale gelmiştir. Dönüşümlü stresörlerle karşılaştırılan konuların çalışmalarından karşıt bir pozitif uyarılma görüşü ortaya çıkar. Böyle bir maruziyet düşük SSS uyarılma baz oranlarına yol açar, ancak güçlü ve duyarlı meydan okuma ya da stres kaynaklı SSS-adrenalin-üre medüller uyarılması ile, beyin katekolamin tükenmesine direnç gösterir ve hipofiz kortikal korteks baskılanmasını bastırır. Bu uyarılma deseni, fizyolojik dayanıklılığı tanımlar ve psikolojik başa çıkma ile etkileşimde, hatta karmaşık görevlerde, duygusal istikrarla ve bağışıklık sistemi geliştirmeyle uyumlu pozitif performansla karşılık gelir.[1]
Kaynaklar
- American Psychological Association. 1986 Araştırması. (17 Mayıs 2024). Alındığı Tarih: 17 Mayıs 2024. Alındığı Yer: APA PsycNet | Arşiv Bağlantısı