Müziğin Tekrar Eden Kısımlarını Neden Severiz?
Hayatın vazgeçilmez bir parçası olan müzikle ilgili bilinmeyen ve merak edilen çok önemli bir nokta var. Bir şarkının veya melodinin için tekrar tekrar çalan kısımları insanlar neden seviyor? Zaten şarkının o bölümünü bilmiyor muyuz? Bir dakika önce dinlediğimiz yeri dinlemekten neden keyif alıyoruz?
Psikologlar, insanların daha önceden tecrübe ettikleri şeylere doğru eğilimleri olduğunu söylüyorlar. Bu durum, 1960’larda Robert Zajonc tarafından “salt maruz kalma etkisi” olarak tanımlanmıştır (aşağıda bu konuyu bir diğer açıdan ele alan bir videomuzu izleyebilirsiniz). Görünen o ki kişiler müzik dinlerken "Burayı daha biraz önce dinlemiştim." yerine "Bu kısmı çok seviyorum!" diye düşünüyorlar. Salt maruz kalma etkisinin yanı sıra, müzikte tekrarın özel rolünü açıklamamızı sağlayan başka etkenler de var.
Kaliforniya Üniversitesi’nde çalışan psikolog Diana Deutsch bazı konuşma kayıtlarını şarkı haline getirdi ve araştırmasında kişilere bu sesleri çeşitli şekillerde dinletti. Seslerin sıradan konuşmadan hiçbir farkı yoktu. Ama Deutsch, konuşmadaki birkaç kelimeyi tekrarlar haline getirdi ve bu kelimeler bir nevi "şarkının içindeki nakarat" görevi gördü. Dinleyici, diğer hiçbir yeri anlamasa da, tekrarlayan kısma geldiğinde konuşmadan çok bir şarkı dinliyormuş gibi görünüyordu. Örnekleri aşağıdan dinleyebilirsiniz:
Dönüşüm gerçekten tuhaftı. Başta günlük konuşmadan hiçbir farkı olmayan sesler birkaç sözcüğün tekrar etmesiyle şarkı gibi algılanmaya başlanmıştı. Tekrar, aslında kişilerin algısal nöral ağlarını değiştirerek seslerin müzik olarak algılanmasını sağlıyor, kelimeler kulağa şarkı sözleri gibi geliyordu. Deutsch’un yaptığı deney, müzikalleştirmenin dikkatimizi sözcüklerin anlamından parçanın akışına ve ritmine nasıl yoğunlaştırdığını gösteriyor.
Müziği "müzik" yapan öğelerden biri de aslında tahmin yürütmedir. Müziğin içinde hiç tekrar olmadığında dinleyici şarkı içindeki hiçbir söz ve melodiyi tahmin edemez. Ancak müziğin içinde tekrarların olması kişilerin tahmin yürütmesini kolaylaştıracağından onların daha hoşnut olmalarını sağlayacaktır.
Örneğin, Ayten Alpman’ın “Söyle Buldun Mu?” adlı meşhur şarkısında uzatılmış “söyle” kelimesini daha ilk duyduğunuz anda sözlerin devamını içinizden söylemeye başladığınızı fark edecek ve içten içe bundan keyif alacaksınız.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 14
- 10
- 5
- 5
- 3
- 3
- 3
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- Türev İçerik Kaynağı: Aeon | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:42:51 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3398
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.