Konuşma Bağımlılığı: Aşırı Konuşma Takıntısı (Kompulsif Konuşma) Nedir?
Bazı Kişiler Neden Sırf "Konuşmuş Olmak İçin" Konuşuyorlar?
Kompulsif konuşma olarak da bilinen konuşma bağımlılığı, isminden de anlaşılabileceği gibi sosyal olarak kabul edilebilir olan sınırın üzerinde süreler boyunca karşıdakiyle konuşma eğilimine verilen isimdir. Bu kişiler, abartılı denebilecek miktarlarda konuşmaya meraklıdırlar ve kolay kolay susmazlar.
Bir tür psikolojik hastalık olan kompulsif konuşma hastalığının belirlenmesinde kullanılan 2 ana etken vardır: ilki, kişinin yalnızca karşısındaki konuşmaya başladığında susması, bunun haricinde hiç susmadan veya çok az susarak konuşmasıdır. İkincisi ise sosyal bir grup içerisindeki insanların, belirli bir kişinin konuşma miktarını bir problem olarak görmesi ve bunu belirleyebilmesidir. Bu iki şart bir araya geldiğinde, bir kişide kompulsif konuşma bozukluğu olduğu söylenebilir.
Çeşitli kişilik özellikleri bu bozukluk ile ilişkilendirilebilmiştir. Bunlar arasında ısrarcılık, iletişim istekliliği, öz-algıya dayanan konuşma becerisi ve telaşlılık, huysuzluk, endişe, kıskançlık ile karakterize edilen nevrotiklik (duygusal dengesizlik) bulunmaktadır. Konuşma bağımlısı olarak tanımlanan bu insanlar, ne kadar fazla konuştuklarının bizzat farkındadırlar; ancak kendilerini durdurmayı başaramazlar ve bu konuşma sürelerini bir sorun olarak algılamazlar.
Konuyla ilgili araştırmalar ilginç sonuçlar vermektedir. Örneğin bir insanın konuşkanlığının çekiciliği toplumdan topluma ve kültürden kültüre değişebilmektedir. Dr. James C. McCroskey ve Dr. Virginia P. Richmond tarafından ABD'de yapılan araştırmalar, ABD halkının konuşkanlığı çekici bir özellik olarak gördüğünü ortaya çıkarmıştır. Daha fazla konuşmak, bu toplum tarafından ödüllendirilmekte ve pozitif olarak desteklenmektedir. Ayrıca konuşkanlık, liderlik vasfı olarak görülmekte ve etkileyici bulunmaktadır.
Ancak aynı araştırmalar, insanların yüksek konuşma becerisi olanlar ile fazla konuşan insanlar arasındaki farkı kolayca ayırt edebildiklerini de göstermektedir. Örneğin konuşma bağımlıları, yapılan konuşmanın iyiliğini veya konuşmanın taraflarının çıkarlarını umursamamaktadırlar. Bir diğer deyişle, "konuşmuş olmak için" konuşurlar. Bu kişiler sıklıkla konuşmaları başlatırlar, konuşma sırasında baskın taraf olmaya çalışırlar ve diğer insanlara kıyasla bir konuşmayı sonlandırmaya daha az isteklidirler.
Konuşma bağımlılarının genellikle daha ısrarcı ve tartışmacı oldukları, fakat bir tartışma sırasında genellikle pozitif bir tutum takındıkları belirlenmiştir. Bu tür kişilerde aynı zamanda çoğunlukla nevrotik psikotik dışa dönüklülük durumu da görülmektedir. Bu tür kişiler neredeyse asla utangaç olamamaktadırlar.
1993 senesinde ilk defa bu hastalığı teşhis edebilmek için bir skala geliştirilmiştir ve 40'ın üzerinde puan alanların, toplum için normal kabul edilen değerden 2 standart sapma değeri kadar veya daha fazla konuşmaya yatkın olduğu belirlenmiştir. Bu skalaya göre 1995 senesinde 811 üniversite öğrencisi üzerinde yapılan bir araştırma, ABD halkının %5.2'sinin konuşma bağımlısı olduğu anlaşılmıştır. Yeni Zelanda'da yapılan benzer bir araştırma ise bu ülkedeki oranın %4.7 olduğunu göstermiştir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 33
- 14
- 13
- 9
- 8
- 6
- 5
- 5
- 4
- 4
- 2
- 1
- R. N. Bostrom, et al. (2009). An Exploratory Investigation Of Characteristics Of Compulsive Talkers. Communication Education, sf: 73-80. | Arşiv Bağlantısı
- J. C. McCroskey, et al. (2009). Identifying Compulsive Communicators: The Talkaholic Scale. Communication Research Reports, sf: 107-114. | Arşiv Bağlantısı
- J. C. McCroskey, et al. (2009). Correlates Of Compulsive Communication: Quantitative And Qualitative Characteristics. Communication Quarterly, sf: 39-52. | Arşiv Bağlantısı
- J. C. McCroskey, et al. (2010). Eysenck's Big Three And Communication Traits: Three Correlational Studies. Communication Monographs, sf: 360-366. | Arşiv Bağlantısı
- J. B. Walter. (1999). Communication Addiction Disorder: Concern Over Media, Behavior & Effects. Annual Meeting of the American Psychological Association. | Arşiv Bağlantısı
- Wikipedia. Compulsive Talking. (10 Ekim 2019). Alındığı Tarih: 19 Şubat 2020. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 17:13:01 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2724
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.