Göçebelerde doğurmak bir rastlantıdan ibaretmiş gibi görünür. Toprağın zenginlikleri de henüz iyi bilinmemektedir, ama çiftçi, saban izlerinde ve anne karnında serpilen doğurganlığın gizemine hayranlık duyar, kendisinin de tıpkı sürü hayvanları ve tarladaki ekin gibi doğurulmuş olduğunu bilir, klanının da tarlaların verimliliğini sürdürerek kendisini devam ettirecek başka insanlar doğurmasını ister.
Kadın doğulmaz, kadın olunur.
“Nasıl olur da insan kendine uygun gördüğü rol uğruna, kendini ortadan kaldırır?”
Yaşıyorum ama bir hayatım yok. Asla ölmeyeceğim ama geleceğim yok. Ben hiç kimseyim. Tarihim yok, yüzüm yok.