Ben, diyor Marla, insanların büyük bir aşkla sevdiği
ve sonra bir saat ya da bir gün geçmeden kaldırıp attığı şeyleri seviyorum. Noel ağaçları gibi mesela. Bir süre için bütün
dikkatler onların üzerindedir; ama Noel' den sonra otoyol
kıyısına atılmış o ölü ağaçları görürsün. Yılbaşı süsleri hala
üstlerindedir. O ağaçları görünce, arabaların altında kalmış
hayvanları düşünürsün. Ya da seks saldırılarının kurbanlarını;
donlarını ters giymiş, ağızları siyah izolasyon bandıyla kapatılmış insanları.Hayvan Denetim' e bağlı barınaklar gidilecek en güzel
yerdir diyor Marla. Bütün o hayvanlar, insanların sevdiği ve
sonra kaldırıp attığı o küçük köpek ve kediler, hatta yaşlı hayvanlar, ilgini çekebilmek için zıp zıp zıplarlar; çünkü üç gün
sonra aşırı dozda sodyum fenobarbitali aldıkları gibi o koca
evcil hayvan fırınını boylayacaklardır.
Marla polislerin arkasından bağırıyor ve diyor ki, BG' de
oturan kız eskiden çok tatlı ve iyi bir kızdı; ama o kız bir cana-
var, iğrenç bir canavar.Mikroplu insan dışkısından başka bir
şey değil; ne yapacağını bilmiyor ve yanlış şeye bağlanmaktan
korktuğu için hiçbir şeye bağlanmıyor.
8G'deki kızın kendine inancı yok diye bağırıyor Marla,
ve yaşlandıkça seçeneklerinin azalmasından korkuyor.