Nong Youhui İsimli Çinli Çocuğun Gece Görebilme Yeteneği Yok!

İddia

Çin'in Dahua bölgesinde doğan Nong You-hui isimli bir çocuğun kedi gibi gözleri vardır ve karanlıkta da tıpkı gündüz olduğu kadar iyi görebilir.

2. İddia

Bu çocuk uzaylıların gizli bir deneyinin ürünüdür ya da uzaylı-insan çiftleşmesinin bir ürünüdür.

3. İddia

Genetik bir mutasyon sayesinde çocuğun gözleri evrimsel süreçteki eski bir atanın gözlerine dönüşmüştür; bu evrimin bir kanıtıdır.

Gerçek mi?

Sahte

Gerçek Ne?

Evet, 2006 yılında Çin'de doğan Nong You-hui'nin sıradışı renkte gözleri vardır. Hayır, gözleri bir kedininki gibi çalışmaz. Hayır, çocuk uzaylı-insan çiftleşmesinin bir ürünü değildir. Diğer tüm insanlar gibi %100 insandır. Evet, söz konusu göz rengi ve durumu bir mutasyonun ürünüdür. Ve hayır, söz konusu durumun evrimsel bir değişimle, sıradışı bir varyasyon olması haricinde hiçbir alakası yoktur. Mutasyonlar evrimsel değişimlere neden olmazlar, karmaşık yapıların bir seferde oluşmasını sağlamazlar; sadece burada gördüğümüz gibi ufak tefek (ama kimi zaman sıradışı olabilen) çeşitlilikler yaratırlar. Bu çeşitlilikler hayatta kalma veya üremeye katkı sağlayarak seçilecek olursa, bu özellikler popülasyonda yayılır ve canlılar değişir. Seçilim olmaksızın evrimsel değişimden söz edilemez.

İddianın Kökeni

Nong You-hui'nin 2009'da çekilen ve medya kaynaklarına servis edilen videosu kısa sürede büyük bir popülerliğe ulaştı, uzaylıların insanlara tecavüz edip deneklerinde kullandığını iddia eden insanlara bol bol malzeme sundu, hatta hakkında bilimsel analizler bile yapıldı. Sonrasında ise azalarak ilgi eksildi. Ancak aradan yıllar geçtikten sonra, bu konu yeniden hortlatıldı; fakat bu defa kitlesel bir ilgi odağı olmadığı için, yalnızca sahtebilimcilerin şarlatanlıklarına alet olarak kullanıldı. Konuyla ilgili gerçekler çoktan unutulduğu için, haber siteleri ve forumlarda çarpık haberler oluşmaya ve yalan e-posta zincirleri üretilmeye başlandı. 

Bilgiler

Gece görüşü kediler gibi gececi (nokturnal) hayvanlarda tapetum lucidum isimli bir hücre tabakası sayesinde elde edilir. Bu ince tabaka "retroreflektör" denen bir özelliğe sahiptir. Yani bir ışık ışını bu tabakaya çarptığında, olduğu gibi geri yansıtılır. Bu yansıma sırasında, arkadan gelen yeni ışık ışınlarıyla yansıtılan ışık ışını üst üste binerek ışık dalgasının şiddeti artar. Bu güçlendirilmiş sinyal retina üzerine düşer ve böylece hayvanlar karanlıktan gelen düşük miktardaki ışığı güçlendirilmiş bir biçimde görebilirler. Bu yansıma sırasında ışığın bir kısmı gözbebeğinden dışarı çıkar. Bu sebeple gececi hayvanların gözleri karanlıkta parlar.

Bilindiği kadarıyla gece görüşünü sağlayabilen başka hiçbir mekanizma bulunmamaktadır. Dolayısıyla eğer ki çocukta gece görüşü varsa, bu yansıma efektinin onun gözlerinde de görmeyi bekleriz. Yapılan testlerin hiçbirinde böyle bir geri yansıma olgusuna rastlanmamıştır. Hatta çocukla ilgili gün yüzüne çıkarılan ilk videolarda bu test açık açık uygulanmaktadır; fakat hiçbir yansıma görülmemektedir. Pensilvanya Bloomsburg Üniversitesi'nde tıp doktoru olan Nathaniel Greene ve New York Eyalet Üniversitesi'nde pediyatrik optalmotolog (çocuk göz doktoru) olan James Reynolds, videoyu izledikten sonra beklenen yansımanın hiçbir şekilde oluşmadığını ve karanlıkta bir gözün gözükmesi gerektiği gibi gözüktüğünü doğrulamışlardır.

Mutasyonlar Sorumlu Olabilir mi?

Doğada, tapetum lucidum gibi karmaşık yapılı ve tam işlevsel bir organı tek bir seferde üretebilecek tek bir mutasyon dahi bilinmemektedir. Dr. Reynolds'un da söylediği gibi, evrimsel süreçte bu tür organların ortaya çıkabilmesi için birden fazla mutasyon gereklidir. Bunlar da hep bir anda, hepsi bir arada olacak şekilde var olmazlar. Reynolds'tan aktaracak olursak:

Evrimsel olarak mutasyonlar, yeni çevresel nişlerin kullanılabilmesi için gereken farklılıkları yaratırlar. Ancak bu mutasyonların uzun zaman dilimlerinde modifiye edilmesi gerekir. İnsanda fonksiyonel bir tapetum katmanının oluşması, tam işlevsel kanatlı bir insanın doğması kadar absürttür. Böyle bir şey olamaz.

Olası Diğer Açıklamalar

Karanlığa Adapte Olan Gözler

Videoda çocuğa karanlık bir odada doldurması için formlar verilmektedir ve çocuk oldukça başarılı bir şekilde görerek bu formları doldurabilmektedir. Uzmanlar, bu yeteneğin gözlerinin sıradışı olmasından ziyade, ortalamanın üzerinde bir karanlığa adaptasyon yeteneği olmasıyla açıklamaktadırlar. Çünkü aslında bizler, yeterli ışık bulunduğunda karanlıkta görebiliriz. Elbette gece görüşüne sahip hayvanlar kadar detaylı ve net göremeyiz; ancak gözlerimiz karanlığa olabildiğince adapte olur.

İşte bu çocuğun gözlerinin karanlığa adapte olma üst eşiği, diğer insanlarınkinden biraz daha yüksek olabilir. Bunun gece görüşünü sağlayan hücre katmanlarıyla ilgisi yoktur. Bu durum, retinada ortalamadan fazla sayıda çubuk hücresinin bulunmasıyla ilgilidir. Evrimsel süreç içerisindeki tüm popülasyonlarda (dolayısıyla insanlarda da) geniş bir çeşitlilik vardır. Bu çocuk da böyle bir çeşitliliğe sahip olabilir.

Oküler Albinizm

Videoda anlatılan iddiaları destekleyen bir durum, çocuğun aydınlıkta diğer insanlara göre daha az, karanlıkta ise daha çok görebildiği iddiasıdır. Berkeley'deki Kaliforniya Üniversitesi'nden optometrist ve klinik araştırmacı Dr. Adam Hickenbotham, çocukta muhtemelen oküler albinizm hastalığı olduğunu söylemektedir. Bu hastalık, iriste daha az miktarda melanin pigmenti bulunmasına, dolayısıyla çok açık renkte gözlere neden olur. Aynı zamanda bu açık renklilik, gelen ışığın kısmen daha fazla geri yansımasına neden olur; ancak bu gececi hayvanlardaki yansıma gibi değildir. İşe yaramaz bir geri yansımadır. Bu durum, aynı zamanda çocuğun parlak ışıkta normalden daha az görebilmesine neden olur, çünkü retinasına ulaşabilecek ışığın bir kısmı irisinden geri yansır. 

Sahte İddialar

Videonun tamamen sahte olma olasılığı halen bulunmaktadır. Çünkü çocuk ve söz konusu video güvenilir bilimsel testlerden geçirilmemiştir. Dolayısıyla bu açıklamaların tamamı, sahte olan, yapay olarak üretilmiş bir videoyu açıklamak için yazılmış olabilir. Çünkü video hakkında sonradan herhangi bir doğrulama veya yalanlama gelmemiştir ve unutulmuştur. Ancak iki durumda da yukarıda yazılanlar, eldeki verileri en iyi açıklayan bilimsel gerçeklerdir.