Etnik Köken, Yoksulluk ve Düşük Toplumsal Katılım, Kalıcı Yalnızlığa Sebep Olabilir!
Bu haber 2 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Çoğu insan, ara sıra yalnız hissedebilir. Ancak orta yaşlılar ve üstü bireyler veya yoksulluk içinde yaşayanlar için yalnızlık zaman geçse bile ortadan kalkmayabilir.
Latin Amerikalılar üzerinde bir çalışmada, yaş ortalaması 63 olan 641 katılımcı ile pandemi süresince 18 ay boyunca telefon üzerinden görüşme yapıldı. UC San Francisco ve Northwestern Üniversitelerinden araştırmacılar, bu katılımcıların %16'sının kalıcı yalnızlıktan muzdarip olduğunu fark ettiler. Journal of the American Geriatrics Society dergisinde yayımlanan çalışmada araştırmacılar, ek olarak %22'lik kısmın başta yalnız olup sonradan adapte olduğunu belittiler.[1]
Araştırmacılar pandemi ilerledikçe yalnızlık hisleri azalan katılımcılara baktığında, beyaz katılımcıların %53'ü ve Latinlerinse sadece %18'inin bu kategoriye uyduğunu fark etti. Benzer bir şekilde; yoksulluk düzeyinin üstünde yaşayanların %71'i, yoksulların ise sadece %29'u yalnızlığı aşmaya daha meyilliydi. UCSF Geriatri Bölümünde tıp üzerine yardımcı doçent doktor ve ilk yazar Ashwin A. Kotwal şöyle söylüyor:
Yaşam süresi boyunca geçici yalnızlık yaşamak oldukça yaygın bir durumdur. Kısa vadede stresli bir dönem olsa da bireyleri tekrardan sosyal ilişkilere ve topluma girmeye motive ediyor.
Araştırmacılara göre tekrardan sosyal ilişkilere girme ve aktivitelere dâhil olma motivasyonu, yalnızlık döneminden "azalan yalnızlık dönemi"ne geçişi tetikleyen faktörlerden biri olabilir. Yalnızlıklarının üstesinden gelen katılımcıların sadece %26'sı, yalnız kalmaya devam edenlerin ise %40'ı sosyal olarak izoleydi.
Araştırmacılar, Chicago'da 5 araştırma projesinden katılımcı alan COVID-19 & Kronik Durumlar çalışmasının verilerini kullandı. Üçer aylık aralarla katılımcılar ile 6 görüşme yapıldı. Katılımcıların en az bir tane yüksek kolestrol, yüksek kan basıncı, diyabet, felç veya kanser gibi kronik durumu vardı. Neredeyse yarısı beyaz, %30'u siyah ve %20'si Latindi. Ayrıca katılımcıların %61'i kadındı. Kalıcı yalnızlık ve eskiden yalnızlık yaşayan katılımcılara ek olarak, %29'luk bir kısım ara sıra yalnızlık yaşadığını ve %33'lük bir kısım da hiç yalnız olmadığını belirtti.
Sosyal İzolasyon, Latin Aileleri Daha Çok Etkileyebilir!
Araştırmanın yazarları, Latin olarak tanımlananların neden uzun süreli yalnızlık çekmeye daha meyilli olduklarını açıklarken, bu nüfusun heterojenliğinin genellemeleri kısıtladığını da kabul ediyorlar. Bununla birlikte kültürel açıdan önemli olan ailecilik (İng: "familism"), pandemi döneminde sosyal izolasyon nedeniyle bozuldu. Bu, hep beraber olmaya alışmış kuşaklar arası ailelerin ayrılacağı anlamına geliyordu. Toplumsal etkinlikler ve dini törenlere getirilen kısıtlamalar da bu uzun süreli yalnızlığa katkı sağlamış olabilir.
Pandemi sırasında arkadaşlar ve aileyle sanal olarak iletişime geçmeye ve kaliteli maskeler, antijen testleri ve hava temizleyicileri almaya; yoksulluk içinde yaşayanların maddi olarak güçleri yetmemiş olabilir. Yazarlara göre Latinler ayrıca, ulaşıma erişimin azaltılması ve toplumsal faaliyetlerin kapatılmasından da orantısız bir şekilde etkilendi. Kotwal şöyle söylüyor:
Pandeminin en tehlikeli safhası bitmiş olsa da kalıcı yalnızlık bazı insanlar için hala risk olmaya devam ediyor. Hâlihazırda kronik hastalık, dulluk, geç yaşta sakatlık veya zihinsel sağlık sorunları gibi sosyal ve tıbbi olarak rahatsız edici durumlar yaşayan bireyler, yalnızlıkla başa çıkmada fazlasıyla zorlanabilirler. Kalıcı yalnızlık, strese ve depresyona yol açabilir. Bu da uzun vadede fonksiyonel düşüş, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve hatta ölüme sebep olabilir. Yalnızlığı gidermek için akran desteği müdahaleleri, arkadaşlık hatları, teknoloji sınıfları ve kuşaklararası gönüllüler gibi umut vadeden bazı müdahaleler bulunuyor. Bu programlar sürdürülmeli veya genişletilmelidir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 7
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ A. A. Kotwal, et al. (2022). Persistent Loneliness Due To Covid ‐19 Over 18 Months Of The Pandemic: A Prospective Cohort Study. Wiley. doi: 10.1111/jgs.18010. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 12:46:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/12482
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.