Dünya'daki Yaşam, ''Jeolojik Yaşam''dan mı Evrimleşti?

Söz konusu konu Dünya üzerindeki yaşam olduğunda, bu olgunun başlangıcının Dünya dışından mı geldiği (kuyrukluyıldızlar ile taşınmak gibi), yoksa gezegenimizde mi başladığı konusunda emin değiliz. Yeni bir teori, bu yaşamın "içeride" başlaması ihtimaline odaklanıyor ve mikropların mineraller ve gazlar gibi cansız maddelerden evrimleşebileceğini gösteriyor. Birleşik Krallık'ta bulunan Leeds Üniversitesinden biyokimyager Terry Kee, şöyle anlatıyor:

Biyolojik yaşamdan önce, Dünya'nın 'jeolojik yaşam' döneminde olduğunu söyleyebiliriz. Cansız kayalar ve minerallerden ibaret olan jeolojiyi yaşayan bir olgu olarak düşünmek sıradışı gibi gözükebilir. Birçok insan yaşamın başlangıcı sorusuna tatmin edici bir cevapla gelemedi. Bu sebeple biz, yaşamın neler yaptığına baktık ve tüm canlıların ortak bir kimyasal süreç olarak bir çeşit yakıt hücresi kullanarak enerji ürettikleri gerçeğine odaklandık.

Araştırmacıların açıklamasına göre, bir elektrikli arabayı düşünecek olursak bu arabadaki elektrik pilleri (hücreleri), yakıt ile oksidanlar arasındaki tepkime sayesinde elektriksel enerji üretmektedir. Buna bir "redoks tepkimesi" adı verilir. Bu tepkimelerde bir molekül elektron kaybederken, diğer bir molekül bu elektronu alır.

Bitkilerde, fotosentez sırasında karbondioksitin şekerlere parçalanması sırasında suyun moleküler oksijene oksidize olması sayesinde elektriksel enerjiyi üretilir. Buna zıt olarak insanlarda şeker karbondiokside oksidize edilerek (yakılarak) ve oksijenin suya dönüşümüyle elektriksel enerji üretilir. 

Şimdi, bir adım daha öteye gidelim. Hidrotermal bacalar, okyanus tabanlarında bulunan sıcak gayzerlerdir ve çoğu zaman yaşamın başlamış olabileceği sıcak bölgeler olarak kabul edilirler. Buralarda "ekstremofiller", yani çok sert koşullara rağmen hayatta kalabilen ve direnebilen canlılar yaşar. Araştırmacılara göre bu bacalar bir çeşit "çevresel yakıt pili"dir, çünkü deniz suyu oksidanları ile hidrotermal bacalar arasındaki redoks tepkimesi sayesinde elektriksel enerji üretilir.

İşte burada yeni araştırma ve sonuçları devreye girmektedir. Leeds Üniversitesi ve NASA'nın Jet İtim Laboratuvarından araştırmacılar, gerçek yakıt pillerinde bulunan ve elektriksel deneylerde kullanılan, yaygın platinyum katalistleri yerine, yaşamın oluşmasında rol aldığı düşünülen demir ve nikel yerleştirdiler.

Her ne kadar elde edilen güç azalmış olsa da, elektrik gerçekten de üretiliyordu! Araştırmacılar her ne kadar cansızlığın canlılığa tam olarak nasıl dönüştüğünü henüz bilmiyor olsalar da, bu soru işaretinin çözümünün bir sonraki aşama olduğunu belirtiyorlar. Üstelik bu araştırmanın sonuçları, diğer gezegenlere gitmemizde yardımcı olabilir. NASA Astrobiyoloji Enstitüsünden Laura Barge şöyle anlatıyor:

Bu araştırmalar jeolojik sistemlerde üretilen elektrik enerjisini modellemektedir. Böylece bu sonuçları, Europa ya da erken Mars gibi başka gök cisimlerindeki sıvı su bulunan ortamları modellemekte kullanabileceğiz. Bu teknikler sayesinde, herhangi bir hidrotermal sistemin yaşamı başlatabilecek kadar enerji üretip üretmediğini tahmin edebileceğiz. Hatta bu analizlerimiz sayesinde yaşamın halen var olup da gelecekteki uzay görevlerinde tespit edilebilecek yapıda olan enerjik yaşam alanlarının nerelerde bulunduğunu tahmin edebileceğiz.