Biyocoğrafya: Canlıların Coğrafi Dağılımları, Primat Evrimine Yönelik Önemli Bilgiler Sunuyor!

Bazı akademik makaleler evrimsel biyoloji için çok kıymetli bilgiler sağlamaktadır. Genellikle çok saygın dergilerde yayımlanan bu makaleler, türümüzün ve diğer birçok türün evrimsel geçmişine dair çok önemli bilgiler edinmemizi sağlar.

Yukarıda gördüğünüz görsel, bunun en güzel örneklerinden birisidir. Şimdiye kadar çizilmiş en büyük primat moleküler filogenisi olma özelliğini taşıyan bu araştırmada, içlerinde türümüzün de bulunduğu tam 367 primat türünün evrimsel analizi yapılmıştır. Makalede şöyle söyleniyor:

367 primat türüyle yaptığımız araştırma, bugüne kadarki en fazla tamamlanmış primat cinsleri ve türleri filogenisini sağlamaktadır.

Bir diğer ilginç çalışma ise, insan türünün atalarının göç yollarının filogenetik olarak analizini içeriyor. Aşağıda buna dair baş döndüren bir çizim görülüyor:

Dikkatle incelenirse görüleceği gibi, her bir ayrım/birleşme noktası (nod) üzerindeki kare o dallanma anının hangi kıtada gerçekleştiğini gösteriyor. Buna göre bizim gibon ve orangutanlarla son ortak atamız aslen Asya'da ortaya çıkmış. Büyük insansılardan bir grup Afrika'ya geçerek türleşmiş ve insan-şempanze-goril üçlüsünü oluşturmuş. Çok sonraları biz insan olarak yine Asya'ya dönmüşüz mesela.

Burada gördüğünüz, gerçekten de biyocoğrafya bilimine çok önemli katkıları olacak bir çalışma. Öncelikle bütün çalışmalar Madagaskar lemurlarının monofiletik (tek bir atadan türemiş) olduğunu gösteriyor. Lemursular, Madagaskar Adası'nın endemik canlılarıdır ve başka yerde lemur bulunmamaktadır. Fosil kayıtlarına göre de lemurlar milyonlarca yıldır Madagaskar'ın yerlileri olmaya devam ediyor. Açık bir şekilde 50 küsur milyon yıl önce 1 göç dalgası olmuş. İlkel bir ön maymun (prosimian) türünün popülasyonu yanlışlıkla adaya çıkmış ve rekabetin yokluğunda adaptif radyasyona (evrimsel süreçte tek bir popülasyondan başlayıp hızla farklı soy hatlarına evrimleşme) uğrayarak türleşmiş gibi görünüyor.